Evvel zaman içinde kadim bir ülkede kral, halk isyanının yaklaştığını fark etmiş. Vezirlerini toplamış. Derdini anlatmış, çıt çıkmamış. Vezirler kara kara düşünürken kral zehirli kılıcıyla aralarında dolanıyormuş. İçlerinden cin fikirlisi “Haşmetlim, efsanelerde yeri vardır. Uzak diyarlarda bir krallıkta kral seçimle başa gelirmiş. Biz de sandığı getirelim.” Kral hiddetlenmiş  “Ne dediğini kulağın duyar mı melun!” Vezir soğuk soğuk terlerken kralın kulağına fısıldamış. Kral sandıkla seçime karar vermiş. Dört bir yana haber salınmış. Adaylar ortaya çıkmış. Köy köy gezmişler. Halk memnun. Seçim konuşmaları sürerken kral ortalıkta hiç gözükmemiş. Halkın içine çıkacak yüzü yok diye düşünülmüş. Oysa kral sarp dağları aşmış, karanlık vadileri geçmiş. Sonunda kocaman bir ağaç kovuğunda yaşayan büyücüye varmış. Konuşacak olmuş büyücü susturmuş. “Senin sandıklar hazır.” Kral sandıklara bakınca gözleri parıldamış. Sandıkları okşaya okşaya atına yüklerken büyücü bir şeyler söylüyormuş. Kralın kulağında uğultular… Atını sürmüş. 
 
Kral sandıkları köy köy kurdurmuş. Bir yandan da vezir, adaylar arasında “Kral büyülü sandıklar yaptırdı, kesin kazanacak,” diye söylenti yaymış. Adaylar suikast hazırlığına koyulmuş. Kral da halka “Seçimi istemeyenler belli,” diyerek bir yandan propaganda yapıyor bir yandan da adayları ortadan kaldıracak şövalye grubunu hazırlıyormuş. Adaylardan bilge olan “Ne olursa olsun sandığa gideceğiz,” deyip diğerlerini ikna etmiş. 

Seçim bitmiş. Oylar sayılmış. Kral ateş püskürüyormuş. Hiç oy çıkmamış. Atına atlamış yanında zehirli kılıcı yola düşmüş. Sarp dağlar… Karanlık vadiler… Soluğu ağaç kovuğunun önünde almış. “Büyücüüü! Çık karşıma!” Büyücü upuzun sakalını sıvayarak ağacın arkasından önüne doğru yavaş yavaş adımlamış. Kral attan atlayıp kılıcını çekmiş. Ucunu büyücünün boğazına dayamış. “Hani sandıklar büyülüydü! Seçimi neden kaybettim?” Büyücü soğukkanlı… Kılıcın ucunu işaret parmağıyla bastırıp aşağıya indirmiş “Hırsına yenilmeyenleri yenecek bir büyü hiçbir kitapta yazmaz.”
( Büyülü Sandık başlıklı yazı E.Kirişçi tarafından 10.05.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.