PEMBE'CİK
Görücüler görümlük sele sele al yazma, geldiğinde Pembe'cik,
Söküğünü diktiği işliğini giyiyor
analığının dünden boşluğuna dürdüğü yufkasını yiyordu.
Yeşilimsi bir oğlan, karalı kirpiğinin altından korkak ürkek, bakıyor gibi gelmiş
kapının arasından,
dizlerinin bağcığı dökülmüştü Pembe'nin gönlünün sarasından.
Gülüşüyle oğlanın, takıldı kuru yufka ümüğüne aniden.
Öksürük salya sümük derken nefes yeniden,
yağmur gibi damladı çağladı gözlerinden.
Analığı ünleyip hoşbeşe girdiğinde,
Söz verilmiş alınmış satılmıştı pembe'cik.
Yeme içme faslını kaçak göçek bir gülüş ibrik havlu arası mavi yeşil bir görüş,
Topu topu bu kadar tanışıklık üstüne,
Çobansız bir sürüye katılmıştı pembecik.
Davul zurna uyumu,
yüreğinde çağlayan şelaleyle denkleşmiş, başında duvağıyla uçuyordu Pembe'cik.
Yemyeşil bir vadiye, kah konuyor Ali'yle, kah meneviş topluyor gülücük saçıyordu gül pembecik haliyle.
*******
Duvağının altından bekledi gök ışısın yer yeşersin Pembe'cik
Kırptı kirpiklerini
Kırpıştırdı
Açtı kapattı gözlerini art arda
Bekledi
İstedi ki üstüne ağan gece çekilsin
Işısın yeşil kandili göğün
Lâkin
Bir adım geri
İki üç beş adım
Karanlık üstüne üstüne
Avaza açıldı ağzı
Çığlığa uzandı
Sarı kaykık bir gülüş gül yüzüne abandı
Gök yere
Yer dibe
Cehennemin dibine
Kaç kez gitti geldi aşığı yara bere
Gül kurusu Pembe'cik
Düştü olduğu yere
Sabahın meleşimi havlaşım miyavlaşım arasında yitti gitti kendinin kan revan ağlaşımı
Hem bitti
Topladı sarı sulu gelinlik artığını
Kirpikleriyle dikti yeninin yırtığını
Tükrük tükrük akladı aynadaki yüzünü
Kapkara bir bulut ki örttü göğüm gözünü
Kaldırdı gevişteki Ali diye gösterip yutturulan Veli'yi
Avluya çıkardı sonra uyuşuk yumyumuşak
Dimdik sarıbaşını savurup başak başak
*******
Yeşil yeşil ağışan ekin Ali avluda
Burnu buldu hemencek kalmışını havluda
Dikildi karşısına evrimik cin usuyla
Eğlendi yumruk yumruk yeni yetme pusuyla
Alışık hem bilişik hısım takım taklavat
İşi yoluna koymuş dönmüşlerdi çok rahat
Yoksulluğun tavında rutin gel gitte hayat
Ay ağanda bacadan deli-veli erini aldı girdi Pembe'cik saymadan hiç kocadan
Yadırgısız dersini bellemişti ilk günden.
Otutturdu sedire, sızlanmadı hiç dünden
Yudu yıkadı önce doyurup aç Veli'yi,
Serpik serik şilteye serdi dünden deliyi.
Bir iki tekerleme kıytırık üç beş mani
Uyuttu mışıl mışıl almak için Ali'yi
*******
Kırk usun oyuncağı yeni yetme Ali'cik
"Ne oldu ne bitti"siz kapının arasından bir kezcik görmüşlüğü Pembe'ciğe yarsımış
İç içe bir oyunun bitiminde pörsümüş
Küle dönük ocakta kös kös oturuyordu
Pembe'ciğin üstüne ussuz düş kuruyordu
Elini kapan elin uçuğunda sıçradı
Sıyrık günahtan ardan Pembe'ciği kavradı
Hıncıyla dün gecenin bakmadan niyesine
Sorusuz sorgusuzdu iki yetik oyuncak
Uyuyup uyandılar yundular kucak kucak
Herşey yerli yerinde süt liman zaman mekan
Toraman bir oğlancık iki tek bir babadan
Doğunca da sormadı hiç kimse tek bir soru
Nüfusu çıktığında Pembecik bir anadan
Gel zaman git zamanda
Kırkı uçtu göbelin
Köylük yerde ağa bey
gönencindeki halin keyfinde yaşıyordu
Farkındasız umursuz boynundaki vebalin
*******
Henüz ilk yılındaydı öğretmenliğinin Çimen
Muhtardan dinlediği öyküden çimen çimen
çiselenik gözlerle
Pembe'cikti gönlünün billurundaki çimen