Bugün üzücü bir haberle sarsıldım. Türk sinemasının dev isimlerinden, dört yapraklı yoncanın güzel mavi gözlü prensesi Fatma Girik de aramızdan ayrıldı. Türk sinemasının en önemli isimlerindendi. Onun filmleriyle büyüdük; onun filmleriyle hayaller kurduk; onun filmleriyle çok çile çekse bile haklı olanın kazandığına inandık; kötülerle ve kötülüklerle savaşmayı öğrendik.

 

       12 Aralık 1942 tarihinde İstanbul'da Sultanahmet’te doğan Fatma Girik; Hayri Girik ve Münevver Girik’in iç çocuğundan biriydi. Kardeşleri Müeeser ve Günay Girik’ti. Babası dalgıçtı, annesi ise ev hanımıydı. İstanbul Cağaloğlu Kız Lisesi'ni bitirdi. Bu dönemde annesiyle birlikte filmlerde figüranlık yaptı. 1957 yılında ilk başrolü olan, yönetmenliğini ve senaristliğini Seyfi Havaeri'nin yaptığı “Leke” filmiydi. Bu filmin ardından birkaç yapımda daha oynadı. 1960 yılında Mehduh Ün’ün yönettiği “Ölüm Peşimizde” filmiyle Girik oyunculuk dünyasından adından söz ettirdi.

 

        180’in üzerinde filmde rol aldı. Pek çok ödül kazandı.  Ödülleri:

1965 Antalya Altın Portakal Film Festivali En İyi Kadın Oyuncu Ödülü– Keşanlı Ali Destanı

1967 Antalya Altın Portakal Film Festivali En İyi Kadın Oyuncu Ödülü– Sürtüğün Kızı

1969 Adana 1. Altın Koza Film Festivali En İyi Kadın Oyuncu Ödülü– Ezo Gelin

1970 Adana 2. Altın Koza Film Festivali En İyi Kadın Oyuncu Ödülü–Boş Beşik

1971 Adana 3. Altın Koza Film Festivali En İyi Kadın Oyuncu Ödülü – Acı

1998 Antalya 35. Altın Portakal Film Festivali Yaşam Boyu Onur Ödülü – Sürtüğün Kızı

2007 Ankara Uluslararası 18. Film Festivali Aziz Nesin Emek Ödülü

 

        “Söz Fato’da” adlı televizyon programı da yaptı, şarkıcılık da… Bir dönem Yeşilçam’da aileye hitap eden filmler dışında çekilen seks filmleri furyası vardı. O yıllarda oyuncular şarkıcılığa yöneldiler.  1977 veya 1978 yılında Ankara Mimarlık Fakültesi 1. Sınıf öğrencisiyken Fatma Girik’i de Zeki Müren’in alt kadrosunda Ankara Maltepe’de izlemiştim. Yeşilçam’daki sahne modasına o da uymuştu.

 

     El attığı her konuda başarılı olan sanatçımız 1989- 1994 yılları arasında Şişli Belediye Başkanlığı yaptı.

 

                    Fatma Girik her zaman halkın sevgilisi olmuştu. Halkın içinden çıkmıştı, geldiği yeri hiç unutmamıştı. Bizden biriydi her zaman… Gerçek bir sanatçı olmasının yanı sıra örnek bir insandı. Öncü kadınlardandı. İnsan sevgisiyle doluydu. Hayvanları, doğayı çok seviyordu. Pek çok kedisi, köpeği vardı. Yoksulların yanındaydı. Garibanların “Fato” ablasıydı. Çok dürüsttü. Dobra konuşan bir kişiydi. 56 yılını sevdiği adamla Memduh Ün ile paylaştı. Vasiyetinde de onun yanına Bodrum’a gömülmeyi istediğini belirtti. Mezara kadar aşk bu olmalı.

 

           Fatma Girik, 1970 ve 1980 yıllarında sinema tarihine damga vurmuş dört yapraklı yonca diye bilinen dört kadın oyuncudan biridir. Bu oyuncular Fatma Girik, Hülya Koçyiğit, Filiz Akın, Türkan Şoray’dır. Şimdi bu yoncanın bir yaprağı koptu. İçimiz kan ağlıyor. “Ölüm kötü bir şey değil, kötü olsaydı Allah vermezdi. Bizler öleceğiz, yeniler gelecek.” diyerek ölümü bile olgunlukla karşılayan sanatçı 79 yaşında hayata veda etti. Bugün 70 yaşında olanlar bile onun filmleriyle büyüdüklerini söylüyorlar. Doğrudur; çünkü Fatma Girik 16 yaşında yıldız olmuştu. Şimdi Yoncanın maviş yaprağı göklerde değil, yüreklerimizde sönmeyen yıldız oldu. Allah rahmet eylesin. Milletimizin, sevenlerinin, ailesinin, sanat dünyasının başı sağ olsun.

 

 

24 Ocak 2022

Adana

Saat: 18.00

( Fatma Girik Dört Yapraklı Yonca başlıklı yazı harikaufuk tarafından 25.01.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.