.
Kurduğun tuzaklar başına döne,
Ağlattığın yetti zalim karanlık!
Dumanın tütmeye, ocağın söne;
Sabrım, neyim bitti zalim karanlık!
 
Yakama yapıştı yabanilerin,
Şeytana ezelden kul canilerin.
Yetinmedin; bir de zebanilerin
Uçurumdan itti zalim karanlık!
 
Soktuğun fitneden gönlü bulandı.
Sırtına ağır yük olurum sandı,
Yâren bildiklerim sana aldandı,
Vedalaşıp gitti zalim karanlık!
 
Beşikte, eşikte has evlatlarım,
Duldada dinlenen doru atlarım,
Karada konaklar, suda yatlarım;
Soruyorum: Nitti zalim karanlık?
 
Canı, cananımı elimden alan,
Tüketti varımı yaptığın talan.
Virane haneme korkular salan
Baykuşların öttü zalim karanlık!
 
Silahım elimde, parmağım yorgun.
Hedefi beynimdi; dimağım durgun.
Bir kurşun beklerdi namluda sürgün,
Çekince terk etti zalim karanlık!


Mücella Pakdemir
( Zalim Karanlık başlıklı yazı M.Pakdemir tarafından 28.02.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.