Karıncanın sırtında çok uzun yollar aştım
Gök kırmızı yer beyaz bir ülkeye ulaştım
Çiçekler çığlık attı duyunca biraz şaştım
--Arının iğnesini ok yapıp dağa attım
--Kaçmak yakışmaz bana ak yeleli kırattım.


Katılmak ister misiniz arkadaşlar eğlenceli bir hece çalışması yapalım.

Hece şairlerine veriyorum bir ödev
Biraz zorlu geçecek sonucunu bekleyin
Edebiyat adına kazanç olacak bu ev
Çekinmeyin şairler siz de gelip ekleyin
İyi yazan kazanır bir şiire üç yorum
Yatmadan çok düşündüm işte böyledir durum.

 


a-a-a-b-b kafiye düzeninde, 7+7 heceli, kafiyeleri en az tam ve yaşanması mümkün olmayan bir şiir yazalım. Herkesin konusu farklı olabilir ancak mümkün olmayacak olaylarla işlenmelidir. 

Yalnız kural dışı olanlar tam olarak düzeltene kadar üst kısma çıkmayacak. Dileyen herkes kendi şiirini devam ettirebilir.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

büyük şairim demeyle olmuyor buyurun üst kata çıkın da görelim şairleri.

sitenin büyüklerinden:


Roket yapıp fırlattım kırmızı bir pireyi
Hemen kolaçan etti gidip kuzey Kore'yi
Bir kuyunun dibinde üç asırlık püreyi
Bir görüşte tanıdı... Kel başlara sürünce
Millet kapıştı hemen, başta saçı görünce. ----- Nuri Baş
 
Geçen gün kafam attı, yumruk attım trene,
Yüz seksenle giderken, hiç basmadım frene,
Pireyi deve yaptım, bana nasıl direne,
....Heyhat devirdim dağı, getirdim dize tuşla.
....Zaferimi paylaştım, kanadında bir kuşla....Adem Efiloğlu
 
Bir çakaldan kaçarken ormana düştü yolum
Kurttan kurtulamadım koptu bacağım kolum
İhanet ile dolmuş hem sağım hem de solum
Hece yazan en büyük şair imiş deyince
Serbestçi de yazıyor işler başa düşünce... Silgisizce
 
Gururun yüksek rakım, in ege denizine
Dikkat et su kaçmasın, kibirli genizine
Çıktığın yol taşlıdır, inanmam ben izine
Veresiyem kesildi, bundan böyle peşin gel
Oltamı yemledim ben, iki kere düşün gel… Mihman

Parmağımla oynattım, değiştirdim bir çağı,
Tek kolumla topladım, on gros tonluk ağı,
Nefesimle tüttürdüm, evimdeki ocağı,
...Eşim benzerim yoktur, bulutlarda gezerim.
...Önüme çıkanları, kirpiğimle süzerim... Adem Efiloğlu

 En büyük şair kimdir okumadan sezerim
Virgüle gerek yok ki nokta ile ezerim
O bastonla yürürken ben uzayda gezerim.
Şiir yazdım mısraı her biri yüz bin hece
Benimki parlak güneş onlar karanlık gece…. Nuri Baş

 
Ben demiştim Âdem’e baltayı vurdun taşa
Afet ablanın başı yarıldı baştanbaşa
Sami hoca yaz demiş gelecek belki kışa
İç Harun sen kahveni seyret şöyle kenardan
Ne güzel sular aktı doldurup iç pınardan… Harun Yıldırım
 

Tam yirmi asır olmuş bu sevdaya düşeli
On dokuz bin ocakta yüz kazanda pişeli
Sütten beyaz bir kuşun konup kalbim deşeli
Öyle kanar ki yaram kanım aktı Hazar'a
Korkarım sığmayacak deli sevdam mezara… Nefesi

Edebiyat Evi'ni TeReTe'de vizyona
Reytinginden ihtiyaç kalmazdı illüzyona
Şairleri pazarlar satardım on milyona
Gelirini yatırıp bakmadan gözyaşına
Beş yüz bin metrekare tutan ocak başına... Alp.Aldatmaz

 
 Epeydir susuz kaldım, denizleri içmişim,
Acıkınca buğdayı, kollarımla biçmişim,
Panama kanalını, tek başıma açmışım,
...Pegasusu koşturdum, kanatlarını çaldım.
...Rusların ordusuna, tek başıma ben daldım...Adem Efiloğlu

Lav yutunca susadım, Kızıldeniz’i içtim
Boşalınca tüm deniz, yosunlarını biçtim
Lavaşın arasına koca bir öbek seçtim
Aç ayı oynamazmış, önceliğim beslenmek
Yarın niyetim size, pasifikten seslenmek… Gökdeniz

Öyle bir iç çektim ki, ağaçlar da hislendi
Bulutlar yere indi, düz ovalar sislendi
Dağlar tepeler çöktü, çarşaf gibi düzlendi
Kalp kırılınca âlem, olur yer ile yeksan
Dünya yıkılsa değmez, incinince bir insan… Gökdeniz

Şöyle baktım âleme serap dedim söyledim
Çok yazdım yazdım yırttın böyle gönül eyledim
Nice güzeller sevdim hiç eline değmedim
Kimisini öldürdüm kimisini dirilttim
Nice dağlar göçürdüm ne çelikler erittim… Harun Yıldırım

Kafama göre açar kapatırım deviri
Hıristiyan Müslüman ediyorum gavuru
Yazdığım bu dil var ya Arapçadan çeviri
 
Kimine göre şiir kimine göre mani
Fazla söze gerek yok siz anladınız yani... Harun Yıldırım

Başıma neler geldi bir bilseniz ahali
Her yanımı kestiler halim kurbanlık hali
Açık kalp çalışması bypass imiş meali
Çok şükür döndüm bakın selam olsun demeli
Dumansız hayat fikri Kul Fikret'in emeli… Kul Fikret

 

Üç adımda atladım ekvatordan kutuba
Portakal topladım sıktım yaptığım şuruba
Penguenler sohbet etti şaşırdım üsluba
Gülen bir güneş hemen yaklaştı yanımıza
Buzlar eridi geçti damardan kanımıza...Gök Hasret

Gözde süzdüm aşkı kirpik açılmaz
Manda yuva yapmış içine sığmaz
Mandanın işi ne kıçına bakmaz
Yanlış görmüşüm ben mandalinmiş
Göze suyu kaçar yanlış bilinmiş... Kul Mehmet

Girdim bağın içine borç istedim iki gül
Hele önce hasbihal edelim dedi sümbül
Pazarlık yaptım dedi ver bir nehir bir de göl
...Dereden su istedim vermedi düştüm battım
... Aktım gittim derdimi deniz deryaya attım.
Fatma Alageyik

 
Bir ahengin içinde nizama zümreciğim
Küre-i arza gebe küçücük hücreciğim
Mülk O'nun mevcudiyet bense bir zerreciğim
Zerreye alem vermiş, alem benim içimde
Alem benden göçebe ben alemden göçümde... Saklı Bahçe

 

 

 

 

 

 

 

 

     

















( Şaşkın Şair Şiirleri başlıklı yazı Afet Kırat tarafından 23.03.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.