her şey sessizlikte karanlık

geceler çöllerde ayaz susuzluk


keşke seni unutsaydım

gözyaşını umursamadan


odamı dört bir yandan saran efkar

hafızam yanmaz bu yanan yüreğim

fırınla kalbimi hançerle sırtımdan


bedenle bedenleri çizenler

evlerin evlerinde sızanlar


ahşap kapı gıcırdıyor

sadece bir dakikalık

ve o ev nesillerin geri döndüğü yer

kayıpları misafir kılan o malikane

hayatlarını yaşayanlar için bir ev


bir ömrünü feda edenler için

kurbanların inşaa ettiği bir ev

yumuşak bir yatak için 

sıcak ve pürüzsüz duvarlar için



gölgeleri yaşatan 

konutların hatırlarları

en keskin ihtiyarlığım

 onlardan kaçar

sadece orada duruyorlar ve

bu onların kaderi


yalnızlık sen bir dakika bekle

onun hayalinle sonsuza kadar nöbet tutuyorum-

ve – onun yerine ateş ediyorum

kendi alnıma


dinlenmeyi özlüyorum

beni sevmek  zorunda kalacaksın 

donuyorum 

sanki gizlice közle oynadım 

tetiği çeken gözlerinle…




( Azab-ı Senfoni No 44 başlıklı yazı Mikail Dede tarafından 10.05.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.