Bir düşün sadece düşün: bir düş’ ün sağanağı olduğumu farz et ve faziletinle yüklen sadece sessizliğimi.

Güne kavuşan geceyim ben.

Geceyi yok sayanların da cennetidir içimde saklı o huşu.

Meylettiğim makberimsin ve mekânımdır sessizliğim:

Göğün muhtırasını veren iklimim ben: düştüğüm kadar t/uzağına bu aşkın yalnızlığa öykündüğümü göz ardı etme istersen.

Haşmetlidir benim kanatlarım ve kanadığım kadar kanarım ben sözcüklere.

Hüznüme şerh düştüm dün gece ve evvelsi gün hani yüzü suyuna hürmeten zamanın asamı sapladım en derine ve ben en asi rüzgârım asildir de yürekte saklı sadakatim.

İklimlerden ödünç aldım hem ben bu nemi, ıskaladığım mutluluğa bir mızrak da ben sapladım dikenleriminse acıttığı kadar içimdeki solgun neferi meylettiğim düşlerden sektim ben sensizliğe.

Hüznüm ırksızdır benim ırak kaldığım duyguların ruhuna okuduğum rahmet ve işte inzivada geçen ömrün ertesi nakşeden sözcüklerim.

Gönlün hutbesi mi?

Yoksa kutsanmış kubbesi mi?

Hizmetindeyim ruhların ve Rabbin katından çağırdığım o emsalsiz rüzgâr başıbozuk bir düzende serildiğim ve sarmalında yetimliğin…

Ah, yetemediğimsin.

Ah, yetindiğimsin de.

Serzenişimse kendime ihraç ettiğim duygulardan düşen payıma ve hali hazırda kaybettim ben istikametimi.

Mecazidir benim aşklarım.

Meali özlem ve hüzün olan ve tütün kokan zafiyetleri insan ikliminin.

Neşri mi aşkın yoksa şatafatlı yalnızlığı mı baş veren hüznün ve işte muktedir olamadığım kadar hayata muadiliyim de sevgisiz sözcüklerin dünde saklı ve içimde kıpraşan ve işte sevgiyle inşa ediyorum ben cennetimi.

Sözcük ırkından çalınmış bir imgeyim nesri sözcüklerin ve de esir düştüğüm beynamaz iklimin en yalnızlığa muktedir sefil beşeriyim.

Hükmedene duyduğum İlahi Aşk.

Hükümranlığında Rabbin, duyguların da gurmesidir sözcük sandığım.

Katlarımdayım.

Kanatlandığım kadarım.

Kaydığım şu eksen ve zemin ve hiç olmadığım kadar eminim içimdeki sefil çocuktan ve o devasa yangından.

Huzmeleri var dünümün ve şüheda mazimde saklandığım değil yalan ve başımı yasladığım rüzgârın da uçuşturduğu ipek saçlarım ve şalı mevsimin ve şavkı ve şevki bu c/esaretin.

Nazenin goncalar takılı aklımın iplerinde.

Sevecen neşri meleklerin ve hiç olmadığım kadar mutluyum yalnızken ve yazarken ve de severken.

İzbelerde saklanmış hayaletler.

Yürek haneme misafirliğe gelen kelebekler.

İklimler ve de imla hatası olduğunu bildiğim bir ikilemden bir iklime meylettiğim.

Coğrafyaların uzaklığı ve aşka tuzak.

Hasretin imgesiyim ve kırık tekerin sarkacı ve işte uleması yalnızlığın katıksız da sevip yüreğimi ihbar ettiğim en yüce mahkeme kayıtsız şartsız sevdiğim kadar yansız ve de yaslıyım ve gözüm yaşlı ver her birini yasa bildiğim ne de olsa meziyetimdir hüzünlenmek eziyet addedilen ama üzüle üzüle ruhumun kutsandığı ve en ulu rakıma ulaştığı.

Göğün verilen muhtırası az evvel kapandı da kapısı yüreğimin.

Hüzün nasıl ki bir direktif.

Hazan nasıl ki muadilim.

Şerh düşülesi hangi duygu söyle bana hangi duygudur beni bana sevdiren ve mübalağa etmeden sevdiğim.

Bir beşikse salındığım.

Bir eşikse hazır ol da beklediğim.

Mukayese edemem asla edemem yalnızlığın rüzgârını içimde esen meltemle.

Ayaklarım dolanıyor ve de dilim.

Dilemması ömrün ve dilaltı sözcüklerim kalbim her sıkıştığında.

Yana yakıla sevdiğim ve üşüdüğüm o zemheri ki iklimler kılık değiştirdi aşksa kılıf ve hüznüme binaen huzura hasret ve aşkın da meşrebi iken iyi niyet ve masumiyet ve aşklardan aşk beğendim ben bir ömür ve kutsandığım kadar da vakıfım kudretine İlahi Gücün ve şimdi izninle boyut değiştireceğim ve nabzını alamadığım mutluluğun peşine düşeceğim son bir kere daha artık ne zamansa vakti ve mekânı.

Sürmanşet duygulardan ihya ettiğim yüreğim ve ifa edemediğimden de fazlası saklı yürek yaramda ve yamalı hayallerimden ördüğüm yeleğimi şimdi geçiriyorum sırtıma yeter ki melekler ve duygular sıvazlasın sırtımı ve bil de bir esintiye tekabül ettiğimi asla da benzemediğimi diğer insanlara kabul et ve rica üzerine geçiştiriyorum da bu hüzünlü günü elbet O izin versin yeter ki ihtiva ettiğim neyse her ne hikmetse hüsrana uğradığım günün de ardından el salladığım ve elimden kayan ömrün ardından hayıflandığımı da fısıldıyorum.

 

 


( Duyguların Gurmesi Sözcük Sandığım... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 10.05.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.