7. ÖLÜM  YILDÖNÜMÜNDE 

KENAN    PAŞA

1917-2015

Ahmet AYAZ

Ahmet AYAZ

Gaziantep Güneş Gazetesi 10 Maayıs 2022

………………………………………………

 

       Saygıdeğer okurlarım, gerçekleri görmeyen, görmezlikten gelenler, doğruları söylemeyenler, yazmayanlar namerttirler. Ben de, bu gerçekleri yazmasam, kendimi namertlerden birisi olarak görecektim. Bu sebepten,  yazıyorum ve yeri düştükçe de yazmaya devam edeceğim. Hiç bir kimse kusura baklasın. Ben gördüklerimi, bildiklerimi ve yaşadıklarımı yazıyorum. Üniversitelerimiz de yüzlerce öğrenci bıçaklanıyor, yüzlerce öğretmen kurşunlanıyordu. Bazı üniversitelerimiz öğretime kapatılmak zorunda kalıyordu. Gaziantep Öğretmen evindeki şehit öğretmenlerin resim tablolarını her görmemde, gözlerim yaşarıyor, içim yanıyor.

          İhtilalden sonra doğup da, o kötü günleri yaşamayan bazı gençlerimiz, vatan hainlerinin ağzından  duyduklarına  inanarak, Evren Paşaya ateş püskürürler. Ben bu  akıl fukaralarına kızıyorum, üzülüyorum ve onları bu gün burada  kınıyorum. Yazıklar olsun diyorum.

T.C.. 7. Cumhurbaşkanımız ve eski Genel Kurmay Başkanımız Ahmet Kenan Evren Paşayı vefatının 7. yılında, saygı ve rahmet ile anıyorum.  O,  kan gölüne benzeyen ülkemizi, bir gül bahçesine çevirmişti ve ülkemiz insanlarına yaşamak şansı getirmişti.

           Ben, 1978 tarihinde Gaziantep Devlet Hastanesinde Hasta Kabul  Memuru idim.  Hastaneye hemen hemen her gün ölü, her gün  yaralı gelirdi, Anarşi olaylarından. Kim, kimin düşmanı belli değildi. Hastaneye ölü, yaralı gelmediği zaman sevinirdik. Hastane çalışanı olarak.  Sokaklarda insanlar kurşunlanıyorlardı. Opr, Dor. Rauf Yılmazer, Sağlık Müdürü  Bercis Seden, Opr. Dr. Orhan Özbay,  Av. Mehmet Ali Çelik, Av. Mehmet Çapar, Mehmet Ali Nafak, Mehmet İhsan İslamoğlu, Cemal Demir   gibi nice kıyılmayacak insanlar kurşunlanarak öldürüldü. . Bu saydıklarım sadece Gaziantepten.  Hele birde ülke genelini düşünürsek içler açısı. Gün Sazak mı dersiniz, Bahriye Üçok mu, Uğur mumcu, Abdi İpekci,  Ahmet Taner Kışlalı  gibi nicelerini  kaybettik. Bunlar saymak ile bitmez. Ortada namus meselesi varmış gibi,  biri birini bıçaklayan lise öğrencileri, biri birini kurşunlayan üniversite öğrencileri. Bunlar için gözyaşı döken anneleri, babaları gördüm. Bunları ben şahsım çekilmez acılar içinde gördüm. Gaziantep Eğitim Enstütisinde öğretim görevlisi Mehmet Savaş İSLAM'ın  eşinin hastane koridorunda  ağlayarak o günün siyasilerine haykırışını, aradan yıllar geçmesine rağmen,  bir türlü hayalimden atamıyorum. Kardeşim, ben, eniştem. Üçümüz de devlet memuru idik. Her gün resmi daireye giderken, hiç bir kimse ile bir sorunumuz yok iken, yolumuzu değiştirirdik. Çünkü sokakların ortasında adam kurşunlanırdı. Polis memurlarının bazıları  korkusundan seyirci kalıyorlardı, bazıları da olayları görmezlikten geliyorlardı.  Çünkü polis memurları da kurşunlanıyordu. Çok değerli okul arkadaşım, ve Anadolu Basın Birliği Genel Başkanı Halil Zor “Özgürlüğü Ararken” başlığı altında bir kitap yayımladı. Bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.. Halil  Zor ihtilal öncesini ve sonrasını bu kitapta çok açık ve net olarak anlatmış. Hem de gazete küpürleri ile.  Değerli arkadaşımın kalemine sağlık diyorum.  Ben  7. Cumhurbaşkanımız Ahmet Kenan Evren Paşanın aşağıya kısaca özgeçmişini alıyorum. Sizler ile paylaşmak için. Ahmet Kenan Evren Paşayı, kanun kaçakları sevmez, sevemez.  Devlet haini  olmayan, devletimize ve milletimize karşı bir suçu olmayan her vatandaş canı gibi sever. Ama bunun dışında kalanlar  sevmezler, sevemezler.  Evet sağdan soldan idam etti. Bunların hiç birisini evlerinde otururken, hiç bir suçu yok iken idam etmedi.

          12 Eylül 1980 askeri darbesinin baş mimarı olan Kenan Evren Paşa 17 Temmuz 1917 tarihinde Manisa'da doğdu. Tam adı Ahmet Kenan Evren'dir. Maltepe Askeri Lisesi'nde öğrenim gördü. 1938 yılında Kara Harp Okulu'ndan mezun oldu. 1949'da Kara Harp Akademisi’ni bitirerek kurmay yüzbaşılığa yükseldi. 

1958-1959 yılları arasında Kore Tugayı Kurmay Başkanlığı’nda görev yaptı. 1964'de tuğgeneralliğe terfi ederek Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın okullar daire başkanlığına getirildi. 1974'de orgenaralliğe yükseldi. 1976’da Ege Ordusu Komutanlığına, 1977’de Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atandı. 6 Mart 1978 tarihinde genelkurmay başkanı oldu.

KENAN EVREN VE 12 EYLÜL DARBESİ

Bu dönemde cumhurbaşkanlığı seçimlerinin uzaması, anarşinin artması ve meclisin çalışamaz duruma gelmesi üzerine 12 Eylül 1980 gecesi ordunun yönetime el koyduğunu tüm yurtta duyurmuştur. Kendisini de devlet başkanı olarak ilan etmiştir. 7 Kasım 1982 tarihinde ülkenin yeni cumhurbaşkanı seçilmiştir.

12 Eylül 1980 tarihinde yapılan askeri darbe ile ülke yönetimine el konulması ve Türkiye'deki bütün özgürlükler askıya alınmasından sonra yasama ve yürütme yetkilerini kullanmak üzere Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren'in liderliğinde, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer ve Jandarma Genel Komutanı Sedat Celasun'dan oluşan Millî Güvenlik Konseyi (MGK) kuruldu.

Evren bu dönemde, MGK ve Genelkurmay başkanlığının yanı sıra devlet başkanlığını da üstlendi. MGK başkanı imzasıyla yayımladığı bildiride, Türkiye'nin iç ve dış düşmanlarının tahriki içinde olduğunu, devletin başlıca organlarının işlemez duruma getirildiğini, siyasal partilerin kısır çekişmeler içinde bulunduğunu, ülkenin savaş eşiğine getirildiğini belirtiyordu. TBMM ve hükümeti feshetti, bütün ülkede sıkıyönetim ilan etti. 20 Eylül'de Deniz Kuvvetleri eski komutanı emekli oramiral Bülent Ulusu'ya hükümeti kurma görevi verdi. Devlet başkanı olarak yurt gezilerine çıkarak 12 Eylül Darbesinin amaçlarını halka anlattı. Sözü daha fazla uzatmak istemiyorum. Onu 9 Eylül 2015 tarihinde ebediyete yolcu ettik.. Mekanı Cennet olsun derken, ülkemin nankör ve namertlerini buradan kınıyorum.

 

( Ahmet Kenan Evren Paşayı Saygı Ve Rahmet İle Anıyoruz başlıklı yazı Ahmet AYAZ tarafından 10.05.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.