Başlangıç referansa göre olma o konuyu başlangıca göre kıyaslamamıza veya konuyu başlangıca göre yanlış lamamıza, doğrulamamıza neden ola bileceği gibi aynı konuda ittifak etmemize neden olurlar.

 

Bir şeyin ne olduğu veya bir şeyin ne olması gerektiği ya da bir şeyin ne olmadığı mutlaka bir referans değerine göre belirtilir olmalıdır. Referans noktaları bir düğüm noktası, bir bileşim noktasıdır. Bileşim üzerinde, bileşime bağlı kalan niceleyişler içinde çeşitli fikirlere saçılma yapmanın zeminidirler vs.

 

Canlı hayatın tarihi, jeoloji dediğimiz yer biliminin tarihi, hemcinslerimizin tarihi, insanlık tarihi böyle bir referans noktasıdırlar. Yine evrenin tarihi, iklimler tarih, kolektif aklın tarihi, kolektif birim zamanlı kolektif hareketin tarihi, üzerinde uzlaşılan diğer bir başlangıç koşuludurlar.

 

Eş deyişle; kolektif kapasitenin tarihi, kolektif üretimin tarihi, sosyolojinin tarihi, totem alan, üretim ilişkisi, uygarlık tarihi vs. tüm bunlar bizim için olmazsa olmaz ana referanslardır. Tarih seldirler. Geri etkimeli, geri bağlanımla geri beslenmeye konu olacak bir geri bildirişim noktalarından birkaçıdırlar.

 

Köleci sistem bu kabilden gerçek başlangıç referans noktalarının yerine hayali olanı olup bitenlere göre kurgular. Başlangıç içinde modüle edildiği gibi bir temel düzlem olmamasına rağmen modüle sistem bize ilk zaman gerçekleriyle uyuşmayan dağıtılmış bir özel mülk zemini söyler.  Böylece iddia edilen rızk verme söylemini koruyup kollayan tek yanlı ve gerçekten kopuk öykülerden oluşan bir tarih sunar.

 

 

Bu hayali referans noktaları kolektif başlangıcın; kolektif kapasitesini, geçmişin kolektif referanslarını karartırlar. Karartılan bu geçmişte ne vardı? Özne nesnel kolektif oluş ve kolektif oluşun yasaları vardı. Bu yasalar herkese göre, herkesin yetenek ve ihtiyacına göre paydaşlığı olan “totem alan sağlatması ve totem alanın üreten ilişki” zemini ile “ön ittifaklı İlahi alanın üretim hareketi paydaşlığıydı”.

 

İnanç ve iman eksenli afaki ve karartıcı tarihi kolektif paydaşlı geçmişin üzerine bindiriş etmekle bu modülasyonu her şeye referans ederler. İnanç ve iman esaslı bu modülasyon inşacı olmadığı halde inşacıymış gibi sistemi enfekte eder.

 

Her şeyi bu hayali ve karartıcı tarihle başlatıp, güya açıkladılar. Bu hayali modüler tarihi “inşacı irade” diye referans gösterirler! Hayali tarihle bizlere hayal gördürürler. Hayalin bizi aldatmasına katlanmayı, hayalin bizi aldatmasına sabretmeyi, hayalin bizi aldatmasına şükretmeyi öğretirler (salık verirler).

 

Örneğin, son 5700 yıl hariç; 6 milyon yıllık tarihi boyunca; kolektif emek gücü ortaya konmadığı süredurumların milyonlarca yıllık zaman içinde, türümüze ne rızk verilmişti ne de türümüzün kişileri şimdiki gibi bir iyelik iddiasıyla mal mülk sahibi olmuştu. Milyonlarca yıllık gelişme görmezden gelinir.

 

Ve bizler hayali söylenen referansa inanırız. Bu inanç nedenle; rızk insanlara daha insan doğmadan önceki bir zamanın başsızlık öncesizliği içinde özel mülkün rızk diye takdir edilmişliğine amel ederiz.

 

Hâlbuki 10 bin yıl,  30 bin yıl, 100 bin yıl, 500 bin yüz yıl 1 milyon yıl vs. öncesi yaşam rekabeti içinde ne kendisine rızk verilmişti. Ne böyle bir iddia vardı. Ne üreten ilişki vardı. Ne de etrafta insan vardı. İnsan şunun şurasında 8000 yıldan beri “ittifaklar dönemiyle” vardı.

( İttifaklar Bir Referans Noktasıydılar 2 başlıklı yazı Uraz Bayram tarafından 4.09.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.