Hikaye / Yaşamdan Hikayeler

Eklenme Tarihi : 18.09.2022
Okunma Sayısı : 731
Yorum Sayısı : 0
   Geçen hafta kahvaltı için turistik bir mekana gittik.Arkadaşlar gel sende deyince ben de takıldım onlara.Fazla paramda yoktu yanımda.Zaten ne zaman bir şeye kalkışsam beş kuruş olmaz yanımda.Günlük yaşayanlardanım ben.
   Pazar günüydü.Saat dokuz gibi çıktık yola.İzmir'in  ilçesi Selçuk'un turistik  mekanı Şirince'ye gittik.Güzel bir yer orası.Dağların aralarında saklı bir yer.Yolları biraz zorlu.Keskin virajlarla dolu.Zeytin ağaçları dolu arazilerde.
Aralarına mekanlar saklanmış ağaçların.Bir sürü dükkanlar var.Her çeşit şey satıyorlar.Bayanlar dükkanların önünde yaptıkları şeyleri satmaya çalışıyor.
   Arkadaşlar önceden ayarlamış mekanı.Bizi bekliyorlar.Kapıda karşıladılar hepimizi.Yüksekçe bir yerde mekan.Zaten dediğim gibi dağlık bir yer.Düz mekan pek yok.Hazırlanmış masalara oturduk hepimiz.Etrafı seyrediyoruz.Herkes dolu,her yer dolu.Sabahın bu erken saatinde daha yeni yeni açıyor insanlar tezgahlarını.Onları izlemekte güzel şey.İşlerini severek yapıyorlar.Canla başla çalışıyorlar.Koşuşturuyorlar hepsi de.Garson bayan masaları donatıyor.Arada da soruyor başka ek bir şeyler ister misiniz diye.Onlar fiyata dahil değilmiş.Fark veriyormuşsunuz.
     Tek başına garson bayan kısa zamanda beş masayı donattı.Koymuş tepsinin içerisine minik tabakları,pat pat koyuyor masalara.Kardeşini de yanına almış onu da öğretiyor nasıl yapılacağını.O daha yeni başlamış o gün işe.
Bilen insanla bilmeyenin arasındaki fark hemen belli oluyor.Birisi şak şak hemen koyarken yiyecekleri,acemi olanı yavaş yavaş koyuyor.
     Arkadaşlar kıtlıktan çıkmış gibi her şeyi saldırdılar.Ne varsa silip süpürdüler.Sanki evlerinde hiç pişi yememişler gibi tabaklarına konan üç tane pişiyi yalayıp yuttular.Pişi bu arada mayalı hamurdan yapılır.Yağda da kızartılır.Güzel olur yenmesi.
     Bana da arada sen niye yemiyorsun diyorlar.Ben siz miyim öyle hapur hupur yemeklere saldıracak.Nasılsa iki saat buradayız.Yavaş yavaş yiyorum ben.Zevkle,iştahla.Arada da masadaki kişilerle sohbet ediyorum.Tanısam da tanımasam da.İnsanları severim.
     Arada da yoldan gelip geçenleri seyrediyorum.Yokuşlu yoldan geçerken zorlanıyor insanlar.Soluk soluğa çıkıyorlar dik yerleri.Dedim ya dağlık bir yer burası.Küçük çaydanlıklar her masa da ayrı ayrı.Kendin dolduruyorsun çaylarını.Yanımdaki arkadaş doldurdu hep çayı.Bana ters geldi kolum dolduramadım.
     Arada mekana başka müşteriler de geldi.Her şey tekrar tekrar yeniden başlıyor.Masalar yeniden donatılıyor.
Biz de izliyoruz yeni gelenleri.
     Kahvaltı faslı bitti.Garson geldi.İstediğiniz başka şey var mı diye sordu.Kahve ister misiniz deyince bizim sazanlar hepsi atıldı isteriz diye.Ben istemedim.Olacakları biliyorum tabii.Kahve kahvaltıya dahil değil.
    O kadar kalabalığa güzel kahve mi gelir.Ne köpüğü vardı ne de sıcaklığı.Bir güzel içti bizim akıllılar.
    Sıra ödeme faslına geldi.Herkesin ödemesi farklı oldu yediklerine göre.En ucuzu benimki.Ben biliyorum tabii ekstra bir şey istemedim.Sadece anlaştığımız kahvaltıyı kabul ettim.Ne kahve içtim ne de sucuklu yumurta yaptırdım.Yahu ben onları evde de yapıyorum.Niye dışarıda yiyeyim ki?
     Benim en çok merak ettiğim pinti bir arkadaşım var masada.O nasıl kahveyi kabul etti diyordum kendime.Meğerse onu mekanın ikramı sanıyormuş!Fiyatını duyunca yüzü karıştı.25 tl.miş. Evlat acısı gibi koydu bana diyor.
     Onlar ödemelerini yaparken ben de kahve içen başka arkadaşlarımın kahve fallarını bakıyorum.
     Para var mı para diyorlar hepsi de kahve fallarında.Hiçbirinin de yoktu para.Hep gidilecek ya da yarım kalacak yollar vardı.Hele birisinin falında bir bebek vardı.Yeni evli bir çiftti.Kadın ben hamile filan değilim deyince kocası da belki başka kadın hamiledir deyince kıyamet koptu.Beni aldatıyor musun sen diye bağırmaya başladı kadın.Hemen lafı çevirdim yahu ben sizin kucağınız da değil ki bebek adamın kucağında dedim.Belki aileden birinin bebeği olacak nereden biliyorsunuz ki.Adam ortamı düzelttiğim için sevindi,karısına güldü.Hepimiz güldük.Fal baktım diye para teklif ettiler,istemedim.Alsam bir daha kurtulamam insanlardan.Birilerini tutup tutup evime getirirler.Geçmişte  olmuştu.Zor kurtulmuştum,küsmüştü bana arkadaşlarım.
     Masalardan kalktık hepimiz etrafa dağıldık.Herkes bir yerlere dağıldı.Kendilerine bir şeyler aldı herkes,sevdiklerine de.Şaraplarıyla da meşhur Şirince.Almak için minik kağıt bardaklarda tadım yaptırıyorlar.Beğendiklerinden alıyorsun.
    Epeyce dolaştık.Kiliseyi de gittik.Boş tabii,kullanılmıyor.Tarihi bir yer.Küçük bir çocuk ben girmem oraya diye bağırıyor.Ön tarafında dilek için mum alıp yakıyorsun istersen.On tl. mum. Bir tane aldım,diğer mumlardan ateşleyip diktim kumun içerisine.Arkadaşlar kızıyor bana sen hristiyan mısın diye.Ne alaka dedim.Dilek dilemek günah mı?
    Epeyce gezdik her yere.Arada da bir şeyler içtik.Kimisi çay,kimisi dondurma yedi.Arkadaşa takılıyorum kahve içer misin diye.sus diyor bana sus.Uzun süre içmem artık kahve.
    Her güzel şey gibi bu gezi de bitti.Dönüş yolculuğu başladı.Oturduk arabada yerlerimize.Etrafa baka baka geldik evlerimize.
    -İçimizde en akıllısı sen çıktın diyorlar bana.Niye içmediğin anlaşıldı kahveyi. Ücretliymiş .Biz ikram sandık...


candan
18.9.2022
pazar-saat 01.00
izmir

      
( Bilmediğin Yer De Her Şeyi İkram Sanma başlıklı yazı candan tarafından 18.09.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.