PUTLARI KIRIYORUZ




Bu baþlýðý ilk defa mý bilmem, ama bildiðim bir þey var ki Nazým Hikmet’in dikkat çekmek için midir nedir baþlattýðý bir aksiyondur. Þimdi ben de putlarý yýkmak ihtiyacý hissediyorum. 
Edebiyat alanýnda o kadar put var ki; bir kere halk edebiyatýnýn abartýla abartýla göklere çýkarýlmasýný hazzedemiyorum. Hele bunu klasik edebiyatýmýzý yerme adýna yapýyorlarsa büsbütün delileniyorum. Halk edebiyatýný büsbütün inkar ettiðimi çýkarmayýn lütfen ben o edebiyatý yok saymýyorum, tümden de hiçimsemiyorum. 
Beðenmiyorum da deðil birçok þairini. Dadaloðlu’nu, Karacaoðlan’ý, Köroðlu’nu, Sümmani’yi, Gevheri ’yi, Aþýk Ömer’i, Aþýk Veysel’i. Ama bunlarýn Fuzuli’yi, Baki’yi, Nedim’i, Necati’yi, Naili’yi, Þeyh Galip’i gölgede býrakacak, unutturacak kadar öne çýkarýlmasýný, divan edebiyatýnýn bir sapýk sevgi edebiyatý olduðunu söylemenin ne büyük bir ihanet olduðunu anlatmak istiyorum. 
Hele okullarda bu þairlerin adýnýn hiç hiç anýlmamasýný, dünya çapýndaki bu edebiyatýn yok sayýlmasýný anlamýyorum, anlayamýyorum. Alman þairi Goethe’nin yalnýzca Baki’yi okumak için Osmanlýca öðrendiðini duyduðumda bu neslin nasýl yazýk edildiðini ürpererek temaþa ettim. 
Hele o güzelim Osmanlýcanýn sýrf Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati katliamý yüzünden 
Heder edildiðini düþünmek beni acý acý kývrandýrýyor. Þimdiki nesillerin neden 140 harflik tevettlarla bir birine sövmekten baþka bir þey bilmemesinin nedenlerini kavradým. 100 bin kelimelik Osmanlýcadan 10 bin kelimelik uydurukçaya düþünce nesillerin nasýl tereddi ettiðini anlamýþ bulunuyorum. 
Bu 10 bin kelimenin yalnýzca 500ünü günlük hayatýnda kullanabilen bu gençlik, sloganlarýn kölesi, kötü maksatlý mihraklarýn oyuncaðý haline getirilmiþtir. 
Önce dilimiz kuþa çevrildi, sonra edebiyatýmýz. Büyük irfan okyanusumuz kültürle kýsýrlaþtýrýldý, bir bataklýða dönüþtürüldü. Þimdi bu bataklýkta dövüþüp duruyoruz. 
Ýþte edebiyatta yapýlan da bu. Önce Tanzimatçýlar yaptý büyük katliamý. Çünkü yetiþtikleri medrese tefessüh etmiþti. O edebiyatý sürdüremediler, yenisini de ortaya koyamadýlar. Ýnkar ettiler. Sonra serveti fununcular edebiyat adýna kozmopolit bir yapý ortaya koydular. Bu edebiyat yapmacýktý ve Osmanlý’yý inkar ediyordu. Onun yaþantýsýný bombalýyordu. Yasak aþkla baþladý iþe. Osmanlý’yý yýkmakla son buldu bu geliþim.

Ahmet Kemal