Katherina hem kendisinin hem de rahibelerin ısrarlı telkinlerine rağmen namaz denilen o garip jimnastik hareketlerini yapmaktan vazgeçmeyen bu iki zavallı (!) kıza ciddi ciddi acımaya başlamıştı. Cehennem denen bir ateşte yanmamak için bunca zahmete gerek var mıydı? İsa’nın kanı çarmıha düştüğü anda, ona iman etmiş olan herkes doğdukları günden beri taşıdıkları günahlardan kurtulmuş olmuyorlar mıydı?
Bir iki gündür bu kızların İslam Peygamberi Muhammed’in torunları olduğunu da öğrenmişti ki işte bu durum daha hayretine sebep oluyordu. Yine bir gün merakla sordu.
-Peygamberiniz Muhammed aynı zamanda dedeniz oluyor değil mi?
-Evet.
-Peki o nasıl bir peygamber ki kendi torunlarını bile cehennemden kurtaramıyor?
- Anlamadım. Soruyu daha açabilir misiniz?
-Diyorum ki: Bizim Peygamberimiz İsa, doğuştan günahkar olan insanları, tüm günahlarından kurtarmak için Tanrı tarafından kurban edildi. Ama sizin peygamberiniz, üstelik de dedeniz olduğu halde sizi bile kurtaramıyor. O sebeple de cehennemde yanmamak için ha bire namaz kılıyorsunuz.
-Şimdi yanlış anladıysam düzelt. Tanrı, insanları günahlarından kurtarmak için- hem de doğdukları andan itibaren var olan günahlarından kurtarmak için- kendisine bir kurban adanmasını istedi doğru mu?
-Evet.
-Kendisine adanması gereken kurbanı yine kendi seçti öyle mi?
-Evet öyle.
- Yani İbrahim Peygamber’e ‘’ İnsan değil koç kurban et.’’ Diye koç gönderen Tanrı, kendisine yine kendisi tarafından adanan kurban olarak İsa’yı seçti öyle mi? Kurban adanmasını isteyen kendisi, kurbanı seçen kendisi, seçtiği kurban da kendisi?
-İnsanları çok seven Rab kurban olarak Kendinden bir parçayı seçti.
-Yani Tanrı insanları çok sevdiği için kendini mi kurban etti?
-Hayır. Kendi özünden Rab İsa’yı yarattı...
-O halde İsa Peygamber yaratılmış bir varlık. Yaratılmış bir varlık tanrı olabilir mi?
-Tanrı dilerse neden olmasın? Her şey Tanrının dilemesiyle olmuyor mu?
-Elbette her şey Tanrının yani bize göre Allah’ın dilemesiyle oluyor. Ama Allah kendisine bir ortak yaratır mı hiç?
-Peki o zaman söyle bakalım, İsa nasıl oldu da babasız dünyaya geldi?
-Bu soruna cevap vermeden önce ben sana bir soru sorayım. Adem Peygamber bir tanrı mıdır?
-Elbette hayır.
-O zaman sen söyle. Adem Peygamber hem annesiz hem babasız dünyaya geldiği halde tanrı olmuyor da annesi olup babası olmayan İsa Peygamber nasıl tanrı oluyor?
Katherina’nın zaten karışık olan kafası iyice allak bullak olmuştu.
-Peki size göre İsa nedir?
-Allah’ın kulu ve elçisi bir insandır.
-Ya sizin peygamberiniz? O nedir?
-O da Allah’ın kulu ve elçisi olan bir insandır.
-Peki Allah’ı nasıl tanımlıyorsunuz?
Sakine, İhlas suresini okuduktan sonra manasını açıkladı: ‘’De ki: O Allah birdir. Her şey O'na muhtaç, O kimseye muhtaç değildir. O doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. Hiçbir şey O'nun dengi değildir.’’
Katherina daha sonraki bir kaç gün içinde Sakine ve Fatma’nın dinine daha fazla ilgi duymaya başladı. Onlara Hıristiyanlığı öğreteyim derken giderek kendisi Müslümanlaşıyordu ve onun bu durumu manastırdaki rahibelerin gözünden kaçmıyordu.
İmparator Konstantin’in, Sakine ve Fatma’ya verdiği bir aylık sürenin dolmasına çok az kalmıştı. İşte bu günlerden birinde Katherina onların yanına geldi.
-Kızlar! Ben Müslüman olmak istiyorum. Beni vaftiz edin ne olur.
Sakine de Fatma da babaları Hz. Hüseyin’in katlinden sonra ilk kez gülümsediler.
-Bizde vaftiz olmak diye bir şey yoktur.
-Eee o zaman nasıl Müslüman oluyorsunuz?
-Çok kolay. Benimle birlikte tekrarla: ‘Eşhedüen la ilahe illallah ve eşhedüenne Muhammeden Abduhu ve resuluhu.’’
-Bu ne demek?
-Bu, ‘’ Şahitlik ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur ve şahitlik ederim ki Muhammed, Allah’ın kulu ve elçisidir.’’ Demektir.
-Tamam o zaman. ‘’Eşhedüen la ilahe illallah ve eşhedüenne Muhammeden abduhu ve resuluhu.
Sakine kollarını açtı.
-Aramıza hoş geldin ey Sıdıka.
-Sıdıka mı? Ama beni adım Katherina.
Fatma atıldı.
-Bundan sonra biz sana Sıdıka diyeceğiz. Eğer sen de kabul edersen.
Velsılıkelam Katherina artık Müslümandı ve adı Sıdıka olmuştu. Lakin bu çok büyük bir sıkıntıydı. Çünkü babası IV. Konstantin çok sıkı bir Hıristiyan olduğu gibi Hz. Hüseyin’in katlinden bir ay sonra 7 Kasım 680’de başlayıp 16 Eylül 681’de biten III. Konstantinopolis Konsilini toplatan ve bu konsilde ‘’ İsa tanrı değildir ancak tanrı tarafından yönlendirilir’’ Fikrine bile şiddetle karşı çıkan kararlara son derece bağlıydı. Kızının Müslüman olduğunu öğrenirse resmen kudururdu.
Ancak elbette ki bu durum sır olarak kalamazdı ve kalmadı da. Rahibeler durumu fark ettiler ve imparatora gammazladılar.
İmparator, tahmin edildiği küplere bindi. Kendi kızı ve Hz. Hüseyin’in kızlarının manastırın bodrumunda zindan gibi bir yere atılmasını emretti. Her üçünün cezasını da Sakine ve Fatma’ya tanıdığı süre dolunca verecekti.
Sakine ve Fatma bu kötü durumdan kurtulmanın tek çaresinin ölüm olduğunu biliyordu. O sebeple de gece gündüz ‘’ Rabbim canımızı al’’ diye dua ediyorlardı Allah’a
Artık Müslüman kız kardeşlerinin Sarı Sıdıka’sı olan İmparator kızı, arkadaşlarının göz yaşları içinde ne için dua ettiklerini bilmiyordu. Bildiği bir şey varsa o da Sakine ve Fatma gibi ehl-i beytin iki büyük insanının dualarının Allah katında kabul göreceğiydi. O sebeple o da ellerini açıp dua ettiğinde hep şöyle dua ediyordu içinden: ‘’ Ey Allah’ım Sakine ve Fatma senden her diliyorlarsa ben de aynısını diliyorum. Onlara her ne verirsen bana da ver.’’
İmparator Konstantin’in verdiği süre süre dolduğunda kızının ve Hz. Hüseyin’in kızlarının hapsedildiği mahzene indi. Gördüğü şey ise her üç kızın da öldüğü idi. Allah her üçünün de dualarını kabul etmişti.
DEVAM EDECEK.
( Sakine, Fatma Ve Sarı Sıdıka--gerçeğe Çok Yakın Bir Efsane –2. Bölüm-- başlıklı yazı Sami Biber tarafından 22.10.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.