Ey uçsuz bucaksız gökyüzünün sakinleri
söyleyin
bulutları şerha şerha yarıp,
yıldızlara ulaştınız mı
ya gökkuşağının yedi rengine
hiç bulaştınız mı
semada özgürce süzülmek nasıl
söyleyin
rüzgarlarla hiç yarıştınız mı
peki
korktunuz mu sizde
gök gürültüsünden
şimşeklerden kaçtınız mı
ya yağmur damlaları
ıslattı mı sizi de
üşüdü mü teniniz
savurdu mu hoyrat esen yeller
bir yerden bir yere
her savruluşla yoruldu mu kanatlarınız
söyleyin ey kuşlar
ya bu acılar dehlizi
nasıl görünüyor göğünüzden
kulak çınlatan ahlar
size de ulaştı mı
arşı delen feryatlar
vardı mı civarınıza
siz de tüm olanlara
gözyaşı akıttınız mı
istediniz mi yine bir ebabil olmak
ya da süleymani bir dille
seslenmek oralardan
peki insan olmayanlar
anlar mıydı
kuşların dilinden
ey masmavi göğün ev sahipleri
söyleyin
söyleyin kanat çırparak uçan kuşlar
çırpınarak can verenleri gördükçe
siz de
utandınız mı
utandınız mı insan denen varlıktan