Sevginin ve adanmanın yüzüne bak
seyret
Duy gönül sıcaklığını
Gönlümün volkanlarının
Her şeyi boşlayarak
Yürekten bağlandığımız
Bir dakikana bile
Nabız tutan karanlık
Dallarında meyveye duran hıçkırıklarına
Mekik dokuyor
Uyuma
Gece uzun...
Işığın nabzında yanıyor gözbebeklerin
Dokunuşların grev gözcüsü buhranlarıma
Gözlerim gecelerinin efendisiydi
Özlemin ağır yükünü omuzlayan
Yakala dediğinde ellerimi
Kollarıyla
Evreni kucaklar gibi kucaklayan
İçimde çürümüş mezarlar vardı
Gizemli mısralardan kazıdığım
Sayısız siluetler
Şimdi uyandım yüz yıllık karanlıktan
Taptaze sürgün veren duygularla
Aşkına ışkın veriyorum
Sesinin her tonuna
Sirayet etki kulak memelerim
Kimsesiz bir yanılgı içinde
Ağrılı zamanların
Sevda işçileriyiz
Ellerimiz nasır tutsa da yazmaktan
Bıkmayacak
Seni yazmaktan…
Âdem Efiloğlu
.