Bilmem ki neden hor bakarız

Bin bir sancı içinde zanla yol alırız

Aklı ve irfanı niçin umursamayız, kendi halimize bakmayız

Her fırsatta temize çıkmak için takiye yaparız, kul olmayı biz ne sanırız

 

Şahadet etmek, nasıl bir ikramdır

Hidayet mertebesine nail olmak insan için ne manadır

Rüzgârın elleri yüreğin tellerine dokununca, sine sevince nail olunca ne aladır

Ruhun zümrüt tepeleri vardır, mutmain olmuş nefes için en güzide seyirdir, akıl için vuslattır

 

Hak ve hakikat gönlün sevdasıdır

Kulun nereye ve kime ait olduğunu idrak etmesi nasibi ihsandır

Aklın ve azmin, vicdan ve dimağın iradeye istikamet vermesi, zafiyeti terek etmesi murattır

Umut kalbin namütenahi aşkı, gözyaşlarının farkı, yakarmanın takvası, bilginin muştusu olmak adına fırsattır

 

 

Hangi viran kapıya baksam

Bir zamanların sayfalarını sessizce aralasam

Ruhuma hüzün bahşeden ibretleri bin keder içinde dostlara yazsam

Gönlümse sürur hissedip bahtiyar olacağım, rahatlamanın farkına varacağım

Terki nefes etmeden, ecel ruhuma seslenmeden, hüzün sinemde demken nasıl yakaracağım

 

 

Artık gönül sevdası bir başka yaşanıyor

Ne kadar heves varsa edebin rahlesine koşuyor ve sual ediyor

Ne Araf’ın ve ne de berzah’ın haşyet zerkeden mütehassıslığı sineme sızı veriyor

Varlık Hakta kendini buluyor, en yakınlar uzaklaşıyor, hevaya koşanlar, delilik zannediyor

 

 

Mustafa CİLASUN

 

( Gönül Baharın Gülü, Sinenin Firkati, Ruhun Suhuleti Olmalı… başlıklı yazı Yazan Adam tarafından 7/18/2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.