Hayatın Renkleri
ı
Bu
sabah şafak sökerken erkenden uyandım,
Kalktım,
pencereyi açtım,
Güneşin
kızıllığı adeta şehrin üzerine çökmüştü
Ve
ortalık o kadar sakin di ki…
İçime
temiz bir hava çektim
Bir
an düşündüm…
Kalabalık
büyük şehir!
Ne
kadar da sessiz ve sakindi…
Oysa
o büyük şehirde,
Kalabalıklar
içerisinde yalnız kalır
Kendi kalabalığım içerisindeyken de
Tek
başınaydım.
Sevinci
hüznü kaderimle paylaşır,
Sevginin
yalnızlığını kendi sınırlarımda yaşardım…
Saklanmak
istesem, saklanmaktan korkardım
Var
olup, çoğalmak zorundaydım
İz
bırakmalıydım geçmişten geleceğe…
Oysa
ne izler bırakmıştı içimde koca şehir…
ıı
Hava
biraz daha aydınlanmaya yüz tutmuştu.
Balkona
çıktım, nasıl anlatılır bilmiyorum,
Karşımda
çarşaf gibi deniz…
İnsanın
üzerinde yürüyüş yapası geliyor.
Hiç
böyle görmemiştim, rengine takıldım…
Ne
mavi? Ne de güneşin kızıllığından almış rengini
İkisinin
tam ortası…
Daldım
öylece uzaklara, alıp götürdü beni…
Düşündüm!
Yaşam
da deniz gibi…
Bazen
en güzel mavi…
Işıl
ışıldır, göz kamaştırır, sessiz ve sakin
Öyle
nimetler sunar ki
Hayatımızı
şenlendirir.
An
gelir sıcak ağustos sabahında
Meltem
esintisi, içini ferahlatır..
Bazen
de fırtına, boran olur, hayatını alt üst eder.
Tıpkı
denizin mavisini yitirip
Hırçın
dalgalarla haykırışı, aslan kükreyişi gibidir
Korkuyu,
kini, nefreti, öfkeyi
Ve
güvenmemeyi öğretirmiş,
Yaşam
denen meşekkatli yol…
ııı
İnsanız
deriz, insanlığımızla övünürüz
Farkında
değilizdir ümitlerimizin,
Sevinçlerimizin,
hüzünlerimizin
İnsanlığımızdan
çıkarız…
Halbu
ki… Kırgınlaıklarımızla
Korkularımızla...
Yaşadığımızın,
var olduğumuzun
Farkında
bile değiliz…
Renkler
gibi her duygunun bir öğreti olduğunu
Bilmiyoruz…
Beyazın
saf ve temizliğini görmeyiz hiçbir zaman…
Halbuki
onun saf ve temiz dünyasında
Gökkuşağı
renkleriyle anlatılabilecek
Beklentilerimiz
Umutlarımız
Hayallerimiz
Yaşanmışlıklarımızın
ve yaşayacaklarımızın
Var
olduğunu görmezlikten geliriz…
Beyazın
saflığı gibi neden saf değildir ruhumuz
Kırmızı
coşku değil miydi heyecan veren?
Hani
mavinin sakinliği?
Neden
deniz gibi dalgalı yaşamımız?
Nerede
kaldı hayatımıza huzur veren yeşil!
İşte…
Sabah
erkenden uyandım!
Hayata
dokunmuşum farkında bile olamadan…
Mustafa
KARAAHMETOĞLU
(
Hayatın Renkleri başlıklı yazı
Mustafa Kara tarafından
21.07.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.