I

 

Hal bilmezdim kal ehliyle günlerce
Gezip durdum  yol eyledim pazarı
Edep benden kaçıp gitmiş  yıllarca
Azıp durdum, düşünmeden mezarı
 
 

II

 

Naif gönlüm akislenir buğlanır

Sıra sende sen ne dersin ah  efyâr

Zayıf gönüm kırk yerinden dağlanır

Tura sende sen ne dersin ah  efyâr
 

Aşık isen olamazsın uçarı

Hak kapısın budur  bil ki geçeri

Her geleni koma ordan içeri

Çare sende sen ne dersin ah efyâr

 

Şu dünyanın nedir bize cezbesi

Kaynar durur şu fitnenin cezvesi

Bitmez olmuş karanlığı izbesi

Çıra sende sen ne dersin ah efyâr

 

İnsan olmak zor mudur ki  olunmaz

Kadir kıymet acep neden bilinmez

Gülem desen, acılardan gülünmez

Ira sende sen ne dersin ah  efyâr

 

İtibarın "ye kürküm ye" adresi

Kalın olur zalimlerin ensesi

Çula kıymet biçenlerin gür sesi

Para sende sen ne dersin ah efyâr

 

Bir baktım ki  dünya dönmüş boşuna

Ne gelirse dilden gelir başına

Su katılmaz  pişmiş garip aşına

Yara sende sen ne dersin ah efyâr
 
 
III
 
Yol bilmezdim  gül ehline varınca
Varıp sordum  ve sen kimsin ben kimim
Düşünde bul  sol yanını karınca
Durup yordum  dönen benim iklimim

 

 
( Efyâr- 4 başlıklı yazı Arzeni tarafından 13.09.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.