Dostluğa Davet...

 

Üzdük birbirimizi; diyerek şucu-bucu

Ayan beyan ortada, acıklı ahvâlimiz.

Benliğimizden geçtik; söz verdik, ettik rücû

Şimdi yürek dağlıyor, hâl-i pür melâlimiz.

 

Oysa büyük devletiz! Asil milletiz güyâ!

Düştük birbirimize; bize gülüyor dünya

Kalmadı mı kimsede, zerre miktarı hayâ?

Açın o yumrukları; dostça değsin elimiz.

 

Tefrika kök salınca bir toplumun içine

Halel gelir gün be gün bağımsızlık gücüne.

Herkes cevap ararsa kendi hata, suçuna

Serâb olmaktan çıkar, kardeşlik hayâlimiz.

 

Deme sakın "hatam yok; herkes aptal, ben zeki

Baştan sona haklıyım; haksız olan öteki!"

Hiç barışa, dostluğa bir şans verdin mi peki?

Düşün! Neden hüzünlü, yıldızla hilâlimiz?
 
Kardeş kardeşe düşman! Kuyusunu eşiyor!
Hazan esen yurdumda baykuşlar ötüşüyor

Ey anneler, ses verin! Görev size düşüyor!

Kalplerde yara derin; kalmadı mecâlimiz.

 

Her yapılan hatanın bir bedeli oluyor

Bu kez paha çok büyük; genç nesiller soluyor!

Silkelenme vaktidir! Gemimiz su alıyor

Artmakta her geçen gün, cürmümüz, vebâlimiz.
 

Hiç kimsenin hakkı yok, bu milleti germeye

Mecbûr hem de mahkûmuz eli ele vermeye.

Haydi! Yine birlikte, gidelim gül dermeye

Böyle doğrulur ancak, bükülen bu belimiz.

 

                                                                          Mecit AKTÜRK
( Dostluğa Davet... başlıklı yazı Mecit Aktürk tarafından 18.09.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.