Denize karşı, tahta bir masada
Biliyor musun be more ?
O kahve gibi, kırk yıl hatırın yüreğime yazıldı,
Hani üşümüştüm ya !
Ceketini vermiştin o an bana,
''Akdeniz kızısın sen, İstanbul'un havası serindir,
Çarpar seni'' demiştin
Ben üşümeyim diye, onca soğuğa rağmen,
Donmayı tercih etmiştin,
içimden o an sana ılık ılık bir şeyler akmıştı
Dostluktu bu,
Hem de en güzel dostluktu
Elinden tutup,
Ölüme yürüyecek kadar sevmiştim seni
Ah be more !
Öyle özledim ki seni
Bir ay bin yıl gibi geldi yüreğime
şimdi sensiz içtiğim ne kahvenin tadı var
Ne de sensiz pierre Loti'nin,
Giydiğim ceketler bile ısıtmıyor beni,
Isıtan senmişsin be more,
dostluğunmuş, yüreğimi sıcacık tutan
Biliyor musun?
Şimdi sensiz, yüreğim üşüyor,
kar altında kalmışımda,
yavaş yavaş
donarak ölüyormuşum gibi geliyor sensizlik
Ah be more gel artık !
ısıt beni sıcacık yüreğinle...
Kader DOĞRUCAN'a
Melike Melis / İstanbul (Pierre Loti)
04 Ekim 2013
Değerli dostum Koca Yürekli Adam M.Fikret Ünalan'a şiirime ses olduğu için teşekkürlerimle...