1 Yürek Burkulmaları
 

 
Yürek burkulmalarıyla başlasa da sana dair tutkum
buruk bir tad’ı anımsadım bugün
bir gözyaşı
yaktım
uğruna mavi
den geçtim
ve yine
sana bir şiir
yazdım..
Haydi yak şiir
leri
yak!
Ben tekrar yazayım...



Cehennemin ortasından çıkartılmış;
Adam!
Dökülen sıvalardı duvarlardan
hayallerimiz gibi düştü birbir
üşüdük!
kar mıydı?
yağmur muydu?
bilemedik ney/di üşütük olan.
Üşüdükçe içimize çöktü sis,
sis miydi yüreği ürkek kılan...

Birbir dökülen yapraklardan
kalan bir güneş gibiydi yüzün
ve hüzün
dü yüzün.
Rüzgar alıp götürdü mü
esen yellere karıştın mı..?

Rüzgarın olmaya geldim
Aldım hüznünü,
sürdüm tenime,
yüzüme,
gözlerime...
Bana sen,
daha çok yakıştın!
Yaklaş yanıma
bakayım az daha...

Yeryüzünden bakıyorum hayata,
sana...
Başım göklere inat eder gibi havada
eğ başını,
korkma!
Kime ne verdin
gönül mü?
ömür mü?
can mı?
mal mı?
Nereye gidebilirsin ki benden başk
a!
Yüreğimden başk
a liman mı yakışır sana,
Demir attım tenine
birde göz
lerine...


Kırgındın mevsimlerin koynunda
el açıp acıya, aşk
’a
ağlama!
gökyüzünü doldurup soluğuna
zincirle isyanı!
idam et geçmişi
yat yanıma...
İdam edilecek çığlıklarımız var!
Boya beni mavi
ye
tekrar renk kat.

Göçmen kuşların kanadında
getirdim yüreğimi sana
yakala
bırakma asla..!


( Yürek Burkulmaları başlıklı yazı rosens tarafından 4.11.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.