Anladım çok geç de olsa,
Bundan böyle hayatında olmayacağımı
Çoktan üzerimi çizmişsin
Dünde, geçmişte kalmışım ben.
Belli ki bugünde de olmayacağım
Kim bilir, yarınlarda da hiç yokum!
Karar çoktan verilmiş
Hüküm kesinleşmiş askıya çıkmış çoktan
Ama cesaretin yok söylemeye
Dilin ahraz olmuş.
Oysa…
Oysa ben senin dürüstlüğünü ne çok sevmiştim.
 
Belli ki çok değişmişsin
Sen de onlar gibi olmuşsun.
Tıpkı…
Tıpkı onlar gibi…
Anlamsız sözcüklerden kurduğun cümleleri
Dolamışsın diline,
Dökülür dudaklarından bir bir.
Hüküm vermişsin dedim ya
Sen bildiğini okuyor,
“Ben buyum, işine gelirse” diyorsun,
Karşı mahalleden duyuluyor sesin!

Her ne zaman “seni seviyorum” desem
Temcit pilavı gibi,
“Ben böyleyim işine gelirse” ana fikri olan
Cümleleri koyuyorsun önüme.
Sevgim dünyalık değil benim,
Ahretliğim ol diyorsun…
Kendince sen de haklısın!
 
Kim bilir? Kinlendin hayata yıllar boyu
Kahrettin belki yıllarca
Yanlış zaman yanlış mekân diyerek
Nereye kadar geri adım atabilirsin?
Gün gelir, ayağın taşa takılır tökezler,
Gidemezsin! Geriye de dönemezsin hiç
Tek umudun kalır… Saldırmak
Ama kime? Neden?

Sakın yanlış adrese gitme!
Geçmişin kini ile
Ava giderken, avlanmakta var.
İçimdeki ışık söndü çoktan,
Sen söndürdün tek tanem.
Dünyam karardı,
Kapkara sensiz…
 
Çaresizim, yapayalnızım
Ne yapacağımı bilmiyorum
Nereye gideceğim, hangi kapıyı çalacağım
Çalacak kapı? O da yok zaten.
Karşı mahallenin sokakları mekânım olur
Alınyazımda bunları da yaşamak varmış der,
Sineye çekerim…
 
Hatırlar mısın?
Ağustos sıcağında esen meltemdin
Saçlarımı dalgalandıran
Vücudumda gezen!
Ya bugün?
Bugün yoksun işte…
Hayat acımasız! Fırtına misali
Kasıp kavurdun,
Boğdun beni hüzün girdaplarında…
Boğdun…
 
Ben ne çok sevmişim seni, çıkmazlardayım şimdi
Karar vermek o kadar zor ki
Anla ama, anla mecburum kendime bir yol çizmeye
Biliyorum sen çok zordasın
Asla yalan da söylemezsin.
Her zaman yaptığın gibi
Beni kırmamak adına yalanı seçtin
Madem öyle;
Bende seni bu çıkmazdan kurtarmalıyım
Hem de sana hoşça kal tek tanem diyerek…
 
Evet
 Hiçbir şeyimken
 Her şeyim olmuştun, ama seni unutmayacağım
Hep gönlümün derinliklerinde
Ta şuramda yaşayacaksın..
Ama… Ama senin mutluluğun için,
Kendime yeni bir yol çizmeliyim
Ve sil baştan başlamalıyım hayata
Seninle göz göze gelmeden
Duymadan sesini…

Ama senden vazgeçmeden,
İçimde yaşatarak, seni gizliden gizliye severek
Evet, her başlangıcın sonu olduğu gibi
Buraya kadarmış tek tanem!
Hoşça kal…

//"Daha o gün anlamalıydım; Senin bana erken, benim sana geç kaldığımı." Murathan Mungan//
 
Mustafa KARAAHMETOĞLU
20.11.2013

( Hoşça Kal başlıklı yazı Mustafa Kara tarafından 21.11.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu