Can evine yolu düşen sevdanın ayak telaşı Koşar sır katına doğru, zorda sınar; fani başı Kâmil olan gönüllerde öze süzülürken handan Rıza kapısında duran yüze küsüp, yıkmaz kaşı Aklını ölçer hesapla tuşa gelir dağı taşı
Mihrap eteğinde maşuk ömrü boyunca seferi Hacetiyle sağda, solda arar; güzide neferi Lisanında yetmezse an, vesveseyi siler candan Minnetini kâr sayarak, takıp saadet miğferi Yürür, dar-ı dünyasında; bekasından dönmez geri
Aşkla sınanan zerrenin hali içinden dolaşık Visale gün almak için bir mucize diler aşık Kimi zaman feryat figân; sabrı; sabırsızdır ondan İşgal edilmiş yüreği; ölümle, yaşam sarmaşık; Nabza zerkettiği emi, azar azar verir kaşık
Ne de olsa insanoğlu; ruhu yorar mazbatası Muhtaç olur gölgesine sanmam; kasdidir hatası Sevmek, sevilmek uğruna etrafına tutar şamdan Tebdil-i mekanda tedbir; dosta liyakat satası, Hiç süphesiz vefasının yüksek oluyor çıtası
Mümkün değil fıtratında; saklı istekler ezeli Nefsi bozguncu anarşist, hacetinde fark sezeli; Var gücüyle bedenine hayatı etse de zindan Tasarruf eden duanın her biri aşka bezeli Ciddi olan rüyasında, cemali görür; güzeli
( Aşk-ı Beka başlıklı yazı Nezahat KAYA tarafından 22.11.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.