Bir heykel kadar başına buyruktur insan

Yanık fısıltılar saklar yivli yalnızlıklarında

Gövdesine gömülüdür tutsak rüzgârlar

Her mezar iştahla emzirir geçmişi

Ve en doğal manzaradır yaralar

 

 


Her insan içinde duyar sur’u

Elindeki kanlı bıçağı bırakır zaman

Fincanın dibinde kalır hatırlar

Başlar döngüsel temizlik

Ve kurşunların  sesine tüner kuşlar

 

 


Parantezi açık kalmış bir hayatı yaşar insan

Emanettir sarmalanan her nefes

Sazın kopuk teline küsmüştür melodiler

Yamalı keşkeler eşer gecenin kabrini

Ve küllere karışır közler

  

 

  

Kuyulardan fışkırır eti yenmez cümleler

Yeryüzünün cinneti bulaşır şiirlere

Sinsi tezgâhlarda satılır sahte  taçlar

Pusularda gezinir hayat

Ve kendi filizine dadanır ağaçlar

 

 

 

Sisi dağılırken ufukların

Yıldız kaymadan direnir geceye

Bir fotoğrafın sessizliğine dalar gözler

Diner suların harareti

Ve kabuk değiştirir harfler

.

.

.

.

 

( Külistan Düşleri başlıklı yazı AYDIN UZKAN tarafından 2.08.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.