kasım akşamına teselli

Boynu bükük kalan rüzgar
Sıkışıp kalmış  yol kenarında 
Sitem dolu  çalılar
Ne yapsa etse ki şimdi 
Dökülenleri okşuyor bir ara 
Zor büyüklere dur demesi 
Şöyle bir uzanıyor dallarına

Kardeşim yabanların ki de yaprak
Suçu üzerine almış sonbahara
Bir bulut ağladı ağlayacak
Çamlar tebessüm ediyor bir taraftan
Duyuluyor çıtırtıların zarifliği
Kasım akşamına teselli kuşlardan
Güneş şimdiden giymiş geceliği

Biraz kararsız kalmış rüzgar
Canı sıkılmış dar bir sokakta
Üşüyormuş işte çocuklar
Nasıl çözerdi bu işi
Ne çoktu yapılacaklar
Aşıklara söz vermişti
Hafiften dolaşacaktı yanlarında
Bir şiir içilecekti yudum yudum

Adı geçecekti eski bir şarkıda
Suçlu sonbahar denilecekti duyduğum
Sakinler gülümsüyor perde arkasından
Lambalar öylesine yanıyor sanki
Kasım akşamına teselli yıldızlardan
Gökyüzü erkenden yollamış maviliği

İçi acımış öylece kalmış rüzgar
Ufuktan gelmiş denizin kıyısına
Elleri boş meltemin bu aralar
Yağmuru kandıramamış belli ki
Zaten hüzünlü bir balıkçı kayığına
Çok güç olmuş selam vermesi
Rastlıyor bir şairin saydırmasına

Dalgalar siliyor yazılanları
Hasret resmi çizemiyor bir türlü kumlar
Dökülse ne olur bu suya gözyaşı
Ses yok suçu kabüllenen  sonbahardan
Dönüyor yine usulca enginlere 
Kasım akşamına teselli martılardan
Es geç diyor sanki o sözlere

dr.süreyya önder





( Kasım Akşamına Teselli başlıklı yazı burak1907 tarafından 9.11.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.