içimdeki yetim çocuk gibi sevmelere muhtaçtım sırtımda ağır heybem yüküm gâmla doldu zerrelerim efkar ve hüzün dolu
senin hayalini ıssız çöllerde ararken rüzgar sonbahardan hişimlan koptu hâşin vurdu şakaklarıma kıskandı seni kum doldu senin gözlerimdeki resmin çünkü dolu dolu sen vardın gözlerimde
çöl olmuşum hayalinle avunmaktayım hüzün rüzgarları ardım sıra ,otları dikenleri savurdu peşimde çıplak ayaklarımdan kan damlaları var çöllerde iz oldum sârebân/lara sor beni
sığınmışım gecenin izbe mâbedine züleyha/yım şimdi sensızliği göz yaşlarımla yüreğimi göz göz acıtarak içiyorum kuyudaki yusuf gibi hüzünlerdeyim yıldızlara betimsiz adın yazdım ,
bir baksan ay’ın etrafına, görürsün dünyada meczup ,âşkın nirvanasında diyar-î âlemde gezerken avare ruhum sonsuzluk gîrdâbında meçhuldeyim
semâhta avunmaktayım bir/ yanım deli /bir yanım /divâne gülüşlerim ârafta kayıp yüreğim/se firarda kâsırgalara esir düştüm bende bilmem artık ben kimim semâh/ta mülteci nirvâneyim ,sârebân/lara sor beni şimdi..
( Sareban başlıklı yazı **nur** tarafından 11/29/2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.