Seni bu cahillikle nasıl anlatsam bilmem

Hâlbuki bana sık sık bil derdin yapamadım

Acaba desem sana, âlem içinde âlem

Bunlar hep ibret dolu; al derdin yapamadım

 

Aşk deyince gözlerin parlardı yıldız gibi

Akıl için son durak, çaresiz dert tabibi

Anlatırken Yusuf’u, gelince kuyu dibi

O kuyuyu bulunca dal derdin yapamadım

 

Düşünce fark etmeden gönlüme bir ağırlık

Kaşlarım çatılır da, olsa alnım kırışık

Gelince hafakanlar, aniden kalabalık

Silkelerdin ruhumu gül derdin yapamadım

 

Çay gelince ortama koyulaşırdı sohbet

Kıymetini bil dostun, o mağarada servet

Görürsen muhtaç olan, durma sakın yardım et

Mazlumun gözyaşını sil derdin yapamadım

 

Bulunca ela gözlü bırakma hiç peşini

Tebessümün olur mu hiç nedeni niçini

Bir tane doğru etmez olsa yalanın bini

Hakikate dağları del derdin yapamadım

 
Ruh derdin gözle açık, söz en büyük silahı

Çekmeden önce tetik, düşür dilden Eyvahı

Şimdinin sıkıntısı, had bilmeme günahı

Kendini bu gizemde bul derdin yapamadım

  

Konuşurduk şiirden, fark etmezdi şairi

Hepsini yazan aynı, “Gönül” mahlaslı biri

Bilmez tok aç halini, ya da ölüyü diri

Yaşamak için önce öl derdin yapamadım.
                                                                                   Mehmet Şahan...
( Yapamadım başlıklı yazı Şahan tarafından 6.01.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu