Bazen kabuğundan sıyrılmış 

köklerinden kopup gelen

kendini beğenmeyen bir ceviz gibi
adem olmamışlığı yaşarız
 
 
bazen kader leş gibi leş kokular sunarken
mis gibi de leş kokularda sunabiliyor
ve hatta misi misle de güzelleştirebiliyor
 
bazen hayat düşük bir doğum yaptırırken
sahip olduklarımızı da içine esir aldırır
sanki bizden bir parça değilmiş gibi 
olamadığımız mekanları ve insanları da
yaşanmışlığa çekmek zorunda bırakır
 
sosyal ihtiyacın mecburiyetlerin de
körleşen hayat bağlarını
yaşanmış yılların birikimine
emek adına kutsallaştırır 
 
çekip gitmek istesek de
henüz büyümemişsin dir
henüz derdinin dersini bilmeyen 
Leyla gibi susuz sebkensin dir
 
vazgeçemeyiz
vazgeçil mezleriyin arasına
önce kendini eklersin
 
hani Ayasofyanın sessiz ağlaması
nasıl acı veriyorsa
işgaline sayısız kurban verilmiş 
kutsallığın Kudüs'ü kadar
talihine bırakılmış maneviyatım 
Mescidi Aksa kadar
 
tufan altında kalmış 
tayfunların yar yatağı kadar
kaderin alın yazımızı çizmesine izin verir
toprak yüzüne umut çiçeği ekeriz
 
nasıl olsa Araf dayız 
İbrahimi yakmayan ateş
İsmailleri kurban bilecek
filiz hali Yakub
meyve hali Yusuf 
bedeli Kays olacak
 
 
nasıl olsa toprak dayız 
su akar yatağını bulur ya
 
fıtratın fıtratı gereği
birleşen gönüllerin bedeline
kendi kabuğunu beğenmeyen
meyveye olgunlaştıracak tohumunu
 
 
Gülay GÖKTÜRK
( Birleşen Gönüllerin Bedeli / 1 başlıklı yazı GöktürkGülay tarafından 11.01.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu