Nefes alamıyorum
Göğsüm sıkışıyor Boncuk.
Artık
Eve köye de sığamıyorum.
Bir umut kendimi sokağa atıyorum.
Bu sokaklar bu kadar mı dardı ?
Oysa, bir zamanlar iki yürek sığardı.

Hangi denizlerin mavisi açacak içimi ?
Hangi gök umutlarımı boyayacak kendi rengine !
Zühre yıldızı mı aydınlatıp karanlıklarımı boğacak ?
Hangi dost el uzanacak ?
Kim beni bu çıkmazdan çekip kurtaracak ?
Boşversene sen ! ...
Yaşamak güzel deyip, ölüme doludizgin giderken.

Boğuluyorum kuru kalabalıkların arasında bir başıma.
Yetemez oldum artık kendime bile.
Bir zamanlar yeterken cümle âleme.
Artık, su gibi akıp giden zaman da geçmek bilmiyor,
Her şey üstüme üstüme geliyor.
Saatler güne,
Günler, ay'a sürgün.

Hâlâ ne diye direniyorum,
Doğrusu ben de bilemiyorum.
Oysa,
Nefret ediyorum her şeyden,
Kendimden bile.
Yaşamak artık haram bana
Bir yaman derde düştüm, ağır gelir oldu bu ten bu cana.

Ölüp ölüp dirilmek,
Galiba bu olsa gerek.
Ne derdim benden razı,
Ne de ben ondan.
Bari,
Rüyalarım kalsaydı lan bana.
Sadaka namına, kanayan hicranıma.


Halis Kandemir




( Ölüme Doludizgin Giderken başlıklı yazı Halis Kandmr tarafından 15.01.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.