İkimizden biri;
Ne fark eder ki,
Sen ya da ben
İçimizden biri.
İkimiz de Allah’ın
kulu...
Birimiz, birimize git
desin
Ve ilk giden sen olsun
Gözlerin mi,
Kalbin mi olurdu arkanda
bırakacağın?
Anladım, zorlanacaksın
Dur!
Ben vereyim cevabı:
İlk giden ben olsaydım
eğer,
Kırdığın kalbimi
bırakırdım sana hediye;
“Yaran hep kanasın,
Gönlünde başka çiçek
açmasın,
Diken toplasın ellerin yalnız”
Diye de,
Not düşerdim yanına...
Ki ben;
Ne kalbimi, ne gözlerimi
bırakırım
Kendimden uzak bir
dünyaya...
Yalanım yok, kimden neyi
saklayım
Sensizlik çok da
etkilemez beni
Dünkü varlığın,
Bugünkü yokluğundan daha
az acı değildi çünkü...
Ve emin ol ki;
Yarınlarımda olmayışın
Yoksullaştırmayacak beni
Aksine,gönül zenginliğim
artacak,
Bahar kadar güzel bir
özgürlük olacak yanımda...
Bilirsin;
Göçmen kuşların yaşam
biçimidir hürriyet
Yer değiştirmek,
Yazı başka, kışı başka
yerde geçirmek
Ve hayatın renklerinde
kaybolmak...
Ben de onlar gibi olmak
istiyorum
Bu yüzden seni göçe zorluyorum.
Gökyüzünü de,
Yeryüzünü de sana
bırakıyorum
Güneş kalsın yeter
bana...
Ben, sensiz olmayı
beceririm
Dalgalarla tek başıma boğuşmayı
da!..
Ama sen;
Ne bittiğin, ne doğduğun
yerde
Becerirsin bensiz
yaşamayı...
Seninleyken yarınlar
meçhuldü!
Şimdi iki kişilik oldu
bu meçhul dünya...
Nasıl yaşayacağını ben
söylemeyeceğim sana
Yollardan biri doğuya,
biri batıya gider
Okyanus var bir de yol
ortasında...
Tercihi sana
bırakıyorum!..
Rukiye Çelik
Ankara/28 Şubat 2015