Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşımla sohbet ederken, izlediği dizide geçen bir cümleden bahsetti. "Küsen vazgeçmez asıl affedenler vazgeçer." demişler, dizide. Arkadaşım "Ne kadar da doğru değil mi? İnsan sevdiğine küser." gibilerinden kelam edince yine daldım uzaklara ve aldım  kalemimi elime.

Birbirini seven iki kişinin kısa vadeli konuşmasına küsmek demek ne kadar doğru bilemiyorum. Bu daha çok; naza çekmek, tavır yapmak yada yeni nesil gençlerin tabiri ile trip atmak olarak adlandırılabilir. Ama küsmek; bu saydıklarımdan biraz daha üst kademedir. 

Birine küstüğünüz zaman onu hayatınızdan çıkarmaya adım atmışsınızdır. Teorik olarak onu artık silmeniz ve yolunuzun bundan sonraki kısmına onsuz devam etmeniz gerekir. Çünkü karşınızdaki kişi canınızı yakmıştır. Sohbetinizin bitmesini temel nedeni budur. Ve dolayısıyla küsünce artık ondan vazgeçmiş olursunuz. Ama affederseniz; ondan vazgeçmediğinizi, hala  bir umudun var olduğu anlamına gelmektedir.

Ben, hayatım boyunca hep öyle yaptım. Kimi hayatımdan çıkardıysam geri dönüşüne müsaade etmedim. Edemedim. Ben kolay kolay affedemiyorum nedense. Bazen düşünüyorum acaba çok mu taş kalpli birisiyim diye. Sonra ölçüyor, biçiyor, tartıyor ve diyorum ki; "Hayır, adil olan bu.".

Bu küsme yada vazgeçme yanının benim açımdan en kötü yanı şuydu belki de; eğer biriyle benim sohbetim bitmişse; ben hiçbir şey kazanmamış olurum. Onun açısından iyi olan yanı ise şudur; benimle olan sohbeti bittiğinde kaybettiği hiçbir şey yoktur. 


( Vazgeçmek Yada Vazgeçmemek başlıklı yazı 4harf1kelime tarafından 2.11.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.