Alacası kan kokan çok şafaklar gördü gözlerim
Zaman\’ı hiç olan,hiç bitmeyecek\’miş gibi devam eden
Boş giden vakitlerin acısına an be an sırdaş olan 
Boş odalardaki sessizğe şahitlik etti
Gördüklerimi yazdığım hikayeleri anlattı bana

Hani yıldızlar sarar bazan göğün mavisine güzellikleri 
Bazan ay süsler ılık akşamları 
Rüzgarın toza kirlenmeden estiği tatlı anlarda
Ruh okşayan hatıraları anar insan
Hiç
Böyle bir hikayem olmadı anlatacak 

Oysa benim hikayem hep bir adım geriden başlar
Bir tarafı eksik
Konusu hüsran
Hep yarım
Olumsuzlukları ma'bed edilmiş 
Hüzünlü bir son

Parçalara bölünür yazacağım hikayeler 
Bir kısmı orta bir kısmı kötü
Ortaya çıkan
Gündelikçe garip bir hikaye

Hüzün çöker hemen
Ne zamanki bir anımı kaleme aldığımda
Her mısrada parantez içine alır 
Benli geçen bütün kelimeleri

Ondan 
Tam kıyısına vardım dediğimde kurur güzellikler denizi
Abad edilmiş her mutluluğum
El çırpmaya başladığımda son bulur
Soğuk ile sıcak arasındaki bir cam buğusunda
Yiter bir bir hayallerim
Sahneleri sesliliğe bürünür Şen şakrak olduğum cümbüşler
Dili damağı kurur sessiz çığlıkların 

Mehmet Kılıçel
( Gündelikçi Garip Bir Hikaye Benimkisi başlıklı yazı M.Kılıçel tarafından 8.01.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.