O NE BİLSİN
Çocukluğum ne güzeldi gece gündüz
yorulurken
Davar güttüğüm günleri arıyordum o ne
bilsin
Mahallede sapan ile tam başımdan
vurulurken
Yaraları yüreğimle sarıyordum o ne bilsin
Mevlütlerin dam arkada oynar iken
olduk mutlu
Cıvıl cıvıl koşuyorduk ellerimiz
değnek metli
Üzülmezdik olmasa da tarhana aşımız
etli
Ebeliği hatırlarken terliyordum o ne bilsin
Birdirbiri oynuyorduk ebe iken gördüm
ayak
Popoma yedim kocaman eşşekten çıkma
bir dayak
Anam düşmüştü peşime koşuşum sanki
bir kayak
Kaçıyorken bacağımı kırıyordum o ne
bilsin
Yayla evimizde yattım acımı heybeme
kattım
Oğlaklarla yarış yapıp mutluluğu öyle
tattım
Akşamleyin yorgun argın stresimi dağa
sattım
Sabah olunca yeniden parlıyordum o ne
bilsin
Keçileri sağıyorken yavruları
seviyorken
Köpeğimle güreşirken hüzünleri
savıyorken
Eşeğime bindiğimde dertlerimi
kovuyorken
Gelecekte mutluluğu görüyordum o ne
bilsin
Bayırdaki çeşmelerin şifalı suyun
içerek
Mutluluktan huşu ile kendimizden
geçerek
Kötülüklerle savaşıp iyilikleri
seçerek
Kaliteli yaşamaya varıyordum o ne
bilsin
Dr. Süleyman COŞKUNER
9 Ocak 2016 Antalya