1 Hacca Çağrıldığımı Anladım

 

 

Sene 2002 ve yer AŞTİ - Ankara şehirlerarası terminalindeydim. Sabah yedi sıralarında Ankara dışından bir yolcu bekliyordum. Ankara’nın sabahı serin olur. Üşümemek adına gelen otobüslere baka baka çevrede dolaşıyordum. Etrafımda benim gibi bekleyenlerde vardı. Gelen otobüsleri en iyi görebileceğim yerde durmaya karar verdim en sonunda. Benden yaklaşık on yaş daha büyük birisi yanıma gelip beklemeye başlıdı. Vakit geçsin, muhabbet olsun diye ona laf attım. Tanıştık. Nerede çalıştığını ve ne iş yaptığını sorduğumda “Diyanet İşleri Başkanlığı Dış ilişkiler Dairesi Başkanı!” olduğunu söyledi. Konu Diyanet olunca muhabbet olsun diye, öylesine, geçmişte hacca gitmek istediğimi ve yaşadığım tecrübeleri paylaştım. Bu konuşmayı yaptığımda, hacca gideceklerin listeleri asılalı nerdeyse bir ay olmuş, hacca gidecekler yol hazırlıklarını yapmıştı bile. Laf olsun, muhabbet edelim diye hacca gitmemim mümkün olup olmayacağını sordum. Sorunun cevabının olumlu olabileceğini düşünmüyordum bile. Hatta içimden, “İmkânsız” diyordum. “Eğer hacca gitmek için şimdi başvurursam, gidebilir miyim acaba?” dediğimde, “ Elbette gidebilirsin, gitmek isteyip de eğer bir sorun yaşarsan şu kartımı al ve bana dön ” demez mi? Hem şaşkın ve hem de mutluydum.


İşe döndüğümde eşimi telefonla aradım. Başımdan geçenleri bir bir anlattım. Eşim heyecan içinde hacca gitmek istediğini söyledi. Bende “Telefonla Hacıbayram’daki hac bürosunu ara, eğer tamam derlerse gidelim inşallah dedim. Eşim telefonla aradığında hemen hazır cevap olarak hac başvurularının bittiğini ve gidemeyeceğimizi söylemiş görevli memur. Ama eşim gitmek için inatla soruyor, konuştuğum daire başkanının adını veriyor ve başvurabileceğimizi anlattığını söylüyor. O zaman görevli memur ikna oluyor ve başvurabilirsiniz diyor. Eşim oldukça mutlu ve beni arayıp sorun yok, gidelim diyor. Ertesi günü, paraları toparladım ve Hacı Bayram Caminin yolunu tuttum.


Görevli, bana kalınca bir kitap büyüklüğünde bir kayıt defterini gösterdi ve aday numarası almak için içinden hangi numarayı istersen seç dedi. Kayıt defterinin beş bin kişilik olduğunu öğrendim. Ama içi bomboştu ve içinde hacca gitmek için herhangi bir kayıt alınmamıştı! Rastgele bir numara seçtim. Bankaya gerekli parayı yatırdım ve resmen hacı adayı oldum. Sonrada eşime işlemin gerçekleştiği ve hacı adayı olduğu müjdesini verdim.


2002 yılından hace ekber olarak haccı tamamlayıp yurda döndük, Allah kabul etsin inşallah. Sonraki yıllarda babam hacca gitmek istedi. Fakat o sıralar benim yaşadığım gibi boş defterler yoktu. Hacca gitmek isteyen çok olması nedeniyle hacı adayı olabilmek zor hale gelmişti.


Babam 78 yaşında ve yedi kez kez kuraya girdi ama hac çıkmıyordu. Gitmeyi öyle arzuluyordu ki… Allah çağırmıyor diye düşünüyordum. Halk dilinde öyle teselli buluyorlar ya! Acaba diyordum, yine boş kontenjanlar var mı? Öyleyse, saklıyorlar mıydı veya kimin için diye düşündüm çoğu kere. Hac için torpilde olur muydu ki? Yaşı büyük hacı başvurularına öncelik verilmez miydi ki… En sonunda, Allah hac başvurusunun sekizinci senesinde onunda hacca gitmesini nasip  etti.  


Hacda, Hindistan ve Pakistanlı hacılarla hac parası konusunu konuştum. Aynı imkânlarda Türk hacı adaylarından neredeyse 600-700 dolar daha az ödediklerini öğrenmiştim. Bizimle hacca gelen 65 yaşını geçmiş ve zar zor para biriktirmiş köylü hacıların o yaşına kadar biriktirdiği paralardan kar ederek hacca hiç para ödemeden gidenlerin nasıl vicdanlarının rahat olacağını düşünmedim değildi oradayken. Eğer babam gibi uzun dönem gidemeyip de, hiç kuraya girmeden gidenlerde varsa, gidecek olanların babam gibilerin hakkını öbür dünyada nasıl ödeyeceklerdi ki, Rabbimin adaleti huzurunda acaba…


Günümüzde öyle çok gitmek isteyen var ki… Bende gitmeme rağmen gitmek istiyorum yeniden! Allah oraları görmeyi ve hac vazifesini yapabilmeyi her mümin kardeşime nasip etsin inşallah, Amin!


 

Saffet Kuramaz


( Hacca Çağrıldığımı Anladım başlıklı yazı safdeha tarafından 17.03.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.