Feryatlar yükselir yurdum üzerinde…
Bulanýk bir suyun içinde
Ýðne arayan yöneticilerin boyunduruðu altýnda
Kendini kaybetmiþ ve bulamayan,
Ezik, biçare ve zavallý bir halk,
Gelen vurur,
Giden vurur,
Üzerlerinde herkesin nedense bir çýkarý bulunur,
Menfaatler çatýþmasý altýnda sapana kurþun sýkýlýr,
Sahipsiz ve bir o kadar çaresiz,
Kirli oyunlarýn senaryolarý oynanýr,
Baþrol oyuncular perde arkasýnda,
Görünmezler…
Figüranlar halk,
Vurulanlar halk,
Zannedilir ki hep bu böyle gidecek,
Zannedilir ki bu halk hiç uyanmayacak,

Feryatlar yükselir yurdum üzerinde…
Her tarafta isyan,
Her tarafta duman,
Belirsiz ve anlamsýz bir kavganýn uþaklarý,
Cirit atýyor meydanlarda,
Tedirginlik ve umutsuzluk dorukta,
Kaosun kol gezdiði sokaklarda
Yakýlan her bir lastiðin isinden
Göz gözü görememekte,
Bu oyunlarý tezgahlayanlar perde arkasýnda,
Kazdýklarý çukura düþeceklerinden habersiz
Kahkahalar atmaktalar,
Bilinmez ki akacak kan damarda durmaz,
Bilinmez ki kötülük yapanýn yanýna kalmaz,
Hani derler ya zalimin zulmü varsa, mazlumun Allah’ý var,
Vatanýný seven yürekli halkým
Kendini bilmezler yüzünden kurunun yanýnda yaþ misali yanmakta,

Feryatlar yükselir yurdum üzerinde…
Ey kendini bilmezler,
Ey inançsýz ve insanlýktan nasip almazlar,
Þunu iyi bilmeniz gerekir ki;
Et ile týrnak olmuþ bir milleti ayýramazsýnýz,
Þunu iyi bilmeniz gerekir ki;
Kazdýðýnýz çukurlarda gömülecek,
Üzeriniz betonlarla kaplanacaktýr,
Bunu yapacak olan yine siz kendiniz olacaksýnýz,
Neticede kazdýðýnýz kuyuya düþeceksiniz,
Bunu kafanýza soktunuz mu?