Ey gönlüm rus bebeği
matruşkalar gibisin
Sanki bin bir suratla kalın
şeytan ipisin
Can özümü kavuran cehennemin
dibisin
İsteğinden usandım yorgunluk
bilmez misin?
Ey gönlüm çok yüksekten taş
üstüne çağlarsın
Asla tatmin olmayıp bağırarak
ağlarsın
Bir sevda matemiyle ciğerleri
dağlarsın
Ömrümce seni andım bir defa
gülmez misin?
Ey gönlüm aciz iken
hırçınlığın nedendir?
Omuzda taşıdığın bizden önce
gidendir
Mezar taşı kaybolan bir
asırlık dedendir
Vuslat aşkıyla yandım yüzümü
silmez misin?
Ey gönlüm hasretimi gece
gündüz sınadın
Zamanı geldiğinde kırılır kör
inadın
Zevkle uç asumana sağlam iken
kanadın
Boş tasa yufka bandım susuz
dürülmez misin?
Ey gönlüm gün batıyor
sakinleşerek durul
Hayat bitti bitecek uyuma
horul horul
Padişah makamına o haşmetinle
kurul
Nefse yabana kandım aklımı
çelmez misin?
Ey gönlüm arz içinde birlikte
dost bulalım
Geçmişi unutarak tek huzurla
dolalım
Kıyamet kopana dek hep orada
kalalım
Seher kuşuna tandım çağrıma
gelmez misin?
21.03.2015
Ahmet Çelik