MEHTABIN GÖZLERİ

İçimden ne geldiyse  yazdım  her satırına,
Oturda dinle biraz, çıkıpta gitme gülüm.
Susarım konuşamam aşkının hatırına, 
Eller gibi uzaktan bakıpta gitme gülüm.

Yüreğimin efkârı akınca yanağımdan,
Bir yangın meşalesi düşünce dudağımdan, 
Giripte  taht kurduğun bu gönül konağımdan,
Eller gibi  boynunu büküpte gitme gülüm.

Aşkınla yanıp, hüsran derdiyse deli gönül,
Seninle  bir murada erdiyse deli gönül,
Sürgün olmaya karar verdiyse deli gönül,
Bir avuç yüreğimi yakıpta gitme gülüm.

Bir kuru yaprak gibi düşüp de  damlarıma,
Yorulmuş atlı gibi yaslanıp çamlarıma,
Issız soğuk ev gibi girip akşamlarıma,
Savurup rüzgârınla yıkıpta gitme gülüm.

Tövbelerini bozup buna hidayet deyip,
Döktüğüm göz yaşımı aşka cinayet deyip,
Yaşattığın günleri bana kıyamet deyip,
Öyle sessiz sedasız çekipte gitme gülüm.

Pencereler kapandı kapılar sürgülendi,
Gözlerim kan tükürdü, kirpikler sürmelendi,
Terziler dikiş attı can özüm düğmelendi,
Bu canımı canımdan söküpte gitme gülüm.

Mehtabımın gözleri alevlenmiş solmakta,
Göz çanağıma sular ağır ağır  dolmakta, 
Güneş başını eğmiş artık akşam olmakta, 
Karanlığı şavkına döküpte  gitme gülüm

HARUN YILDIRIM 
( Mehtabın Gözleri başlıklı yazı Harun Yıldırım tarafından 23.11.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.