Online Üye
Online Ziyaretçi
yalnızlığın kıskacındaydı senelerce ezilen
dudak kıvrımlarında acı bir tebesümle gezinen
hayalleri idi onu daima
yeşerten
bir silik gölge idi artık
yeryüzünde terk edilen
elleri böğründe arzuları
yaşanmadan sönen
kısır bir döngüydü hep
etrafında gezinen
sel olup taşardı gözyaşları
vuslata hasretken
şimdi feri sönmüş gözlerle
ölümü bekleyen
bir zamanlar yüreğinde renk renk güller açarken
buram buram aşktı kokan miski amberden
martı kanadına takılıp gökyüzünde uçarken
birden atıldı
yeryüzüne anlayamadı düşerken..
oysa hayalleri vardı yaşamak istediği
isteyip hiçbir zaman gerçekleştiremediği
arzuları vardı ilmek ilmek yüreğine işlediği
ve sevdası ki şimdi
çok uzaklardan izlediği …
Canan Onuş