Bir bakmışım ülkemde bomba patlıyor
Bir bakmışım Halep’te, Suriye’de
Ardı ardına ambulanslar gelip gidiyor
Emreden keyif çatıyor nargileyle!
Yıkılan binalardan çıkıyor insanlar, toz duman
Zalimin İçen dudağında iz duman
İki duman ortalığı birbirine katıyor…
Ah Halep ecdadım görse halini
Yutardı şaşkınlıkla dilini
Kalp krizi geçirirdi herhalde
Görse çocukların ölüsünü beyhude
Göz yaşı selini…
Yıkılan binalar arasında seyrediyorum
Yol boyunca ambulanslar
Dizilmiş arkasından yeşil otobüsler
Bir çocuk cama elini koymuş elveda der Halep’ine
Nereden bilecek ki ilerde bekler obüsler
Tuzak kurmuş ona hanslar…
Bir yudum özgürlüğe, yaşama tutunsun diye
İzin verir mi yaptıkça katliam Esed dolu danslar!
Dünyanın gözü önünde Esed zalimi bombaladıkça
Eline makineliyi verenler yapıyor samba, lambada…
Bilmezler ki Müslüman bir ölürse bin dirilir
Bedir olur savaşın adı kelleleri yere serilir
Hesap verecektir Rabbime ukbada!
Nasılsa öleceğiz der mücahit
Rabbim kendisi için akıttığım kanıma şahit
Lakin kafir görecektir geldiğinde Nuh tufanı gibi
Kim güçlüymüş geç olsada anlayacaktır diri
Bırakın okusun dursun bir iki asılsız beyit…
İntihar bombacısı erdin mi Rabbimin huzuruna
Dağlarda öldün mü mağara adamı, kimin uğruna?
Cesedini gömen bile yok, üstünde akbabalar uçar
Ne oldu senin insanlık onuruna?
Haydi dirilde kovala o akbabaları, yemesin seni
Eline al alabilirsen makineli…
Alamıyorsun değil mi?
Öldürdüklerin cennette keyif çatarken
Sen yanıyorsun değil mi?
Yanda cayır cayır, irini yutarken
Allah versin senin belanı!
Ey Esed, Saddam’a ne oldu gördün mü?
Yeraltı şehirleri kurdu da yine de kurtulamadı idamdan!
Heykelleri yerle bir oldu seyrederken halk izdihamdan
Görmedin mi Hitleri, Voyvodaları daha nice cellatları
Kurtulamadılar katliamdan…
Ama nerde ki o göz, o kulak, o ilahi hisler
Şeytan kalbini karartmış seni besler
Yalan söyler diller
Bataklığa dokunur eller
Farkın yok yamyamdan!
Bak halkın çalıyor tamtam
Akıbetin belli işlem tamam
Esed zalimine ölüm, yaşasın muhalifler!
Saffet Kuramaz