Kadim bir durgunluğu sessizce karşılayan Vakt-i merhun ikindi ben yorgun gün acele Hazan bahçelerinin tutup nabzını sayan Yılların telaşıyla ömür kapılmış yele
Bakışın membasına yerleşen asil gölge Nazarı kadar derin sahne çöl veya zülâl Ruhumun sığınağı gönlümdeki yörünge Süzülür yol üzeri hislerim kadar doğal
Ben ki; dünya üstünde cahil gezen sersefil Desem, kendi kendime ''olduğun kadar varsın Sen kendi himmetinde büyüyemeyen gafil Emeklediğin yerde icabetin kadarsın''
Dört mevsim yedi iklim gönül asi, aheste Hakikat; gökkuşağı göğsümü daraltıyor Sadağımda efkârım dilimde mahur beste Güneşe sırtı veren kalp lütufla atıyor
Müptela bir yaşamın özlemi damla damla Her geceden şafağa yıldız düşer şulesiz Melal denizlerinde halsiz savrulan kumla Çekilirim bir göle... Hayat geçmez çilesiz
Şakağımda ağrılar beden gençlikten yoksun İçte demlenen bir ah, dilde asılı eyvah Güvercin ürkekliği ziyadesiyle yoğun Yürek nelere vakıf bundan ötesi salah.
Yaşamak varsa serde umutlar yol arkadaşım İsterim ki hayırla yad olsun yeni yaşım...
( Gönül İklimi başlıklı yazı Nezahat KAYA tarafından 3.04.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.