Her Taşın
Çok...
Uzaktan fark ettim
Yakından görmek için ümitlendim
Ne kadar uzak
olursa olsun, görmeliyim dedim
Bir zamanlardaki ihşimanının
ne hale geldiğini hüzünle seyrettim
Her taşın
hafızasına bakmak, okumak,
anlamak istedim,
yazmaya ne hacet diyerek içimi çektim
İnsanlığın
ve özellikle ceddimin
her hatırasına sahip çıkmak
asılken, tarihi yok edenleri teessürle yad ettim
Her kim...
Zatıma iltifat etse
Ve mahcubiyetimi ziyadeleştirse
Hak etmediğim
övgüleri yüzüme söylese
Yüzüm kızarır, orada
bulunmak istemem, hal uzaklaşır
Ruhum o an
başka şeyler hatırlatır,
nefsim elbette ki çaresiz kalır
Onca geçmişin silinmeyenlerine ibretle
bakınca varlık adına her cazibe hakta hatırlanır
1237 li...
Yılların sayfalarındayım
Ne muazzam imaret haneler inşa edilmiş
Fevkalade fetihler
gerçekleştirilmiş okumaktayım
Kayseriyi başken ve karargah
yapan Alaattin keykubatı düşünmekteyim
O yıllara kadar
kimsenin fethedemediği Alanya
kalesine yürümesinin hayretiyle iç içeyim
Konya üzerinden
başlayan harekat ve Alanyayı kuşatan
stratejik plan karşısında kralın halini anlamaktayım
Çaresiz kalan
kral bir takıp talepler ve çok sevdiği
kızının dinine müdahale etmeksizin
karısı olarak alması teklifini okumaktayım
Gıyasettin Keyhüsrev'in annesi olan
Mahperi hatun daha sonra halkın Hunat hatun
sıfatını vermesiyle böyle anılan bir sultan olarak tanımaktayım
Mustafa Cilasun
(
Her Taşın başlıklı yazı
Yazan Adam tarafından
18.06.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.