ÇOCUKLUK MASUMİYETİ VE
ŞİİR SÖZLERİ
Masum
çocukluğumun yaşanmış anılarında
Yeşil
yapraklarından ayırıp zeytinleri
Sepetlere
doldururdu şarkılar eşliğinde nasırlı eller
Gün
boyunca dal dal vurup ağaçlara
Göğe
doğru diktikleri merdivenleri
Çıkarak
basamak basamak
Dolu
küfeler ve üstünde bir de ben olduğum halde
İnleyerek
köye ulaştırırdı cefakâr karakaçan
Kaldırım
taşlarından sekerek koşar
Çelik
çomak, misket ve mata oynarken heyecanla
Zamanın
sessizliğini bastırırdı çocuk sesimiz
Mutluluk
dağıtırdı
Sevgi
dolu gülen gözlerimiz
Beynimin
hafıza nöronlarında
Kalan
hatıra kırıntıları
Şiirlerime
söz olmakta yıllar sonra şimdi
Bakir
duygular saflığında
Dünü
koparsa da bu gün yarından
Dün
dünde kaldı
Yaşanıp
dünlere karışmış
Çocukluğumun
neşesi her gün
Yarınların
düşlerinde
Kırılan
umutlarıma hüzün oldu
Ne
bu gün düne benziyor
Ne
yarın bu güne eş
Ne
de ne olacağından habersiz yarınlarda
Yeni
güne doğar mı bilinmez güneş?
Her
üzüntü bir düğüm attı boğazıma
Tespih
taneleri gibi dizildi sözler
Sitemlerim zamanın acımasızlığına
Dünün
masumiyetinin üzerine
Bir
sis perdesi gibi inen fitnenin
Hüzünlü
dokunuşu fırtınalar estirir
İnsanlığa
açtığım gönlümün sevgi koyunda
Elimde
ilham kalemi yaşlarım mürekkep
Kirpiklerim
resim tualine dokunan fırça
Güneşin
sonsuz renkleri gözlerimde
Resmini
yaptığım güzelliklere
Şiirler
yazarım hayata dair
Ahsenül
hüsnaya iltica edip tevekkülle
Karadeliğe
kapılmış gibi sevgi ile savrulup
İlâhî
aşkın girdabında kaybolarak
Sinem
aşkın mabedidir
Kalbim
aşıkların altında buluştuğu
Benzersiz
renkli yapraklarıyla sidredeki ağaç
Yaratıcının
davetine icabet eden vefalı sadıkların
Ellerimde
ateşten dünya
Gönlümde
aşk gözyaşlarımdan oluşan
Kudret
denizine dalmış Yunus gibi
Bağrıma
taş yerine sevgiyi basarak
Yedi
iklim ve dört mevsim
Yol
alırım vuslat için sonsuzluğa
02-08-2017
Şair,
Burhan AKSU