1
O çocukluk yıllarında çizgi roman furyası, fırtınası vardı memlekette... En
başta Teksas yani Çelik Bilek, sonra Yüzbaşı Tommiks, peşinden ahyaaaakkk diye
bağıran baltalı ilah lakaplı Zagor, Gölgesinden de hızlı silah çeken Red Kit,
Kızıl Maske Fantom... Mandrake sihirbazımız... Yerlilerden Tarkan ve kurdu,
Karaoğlan ve arkadaşları... Daha da adı aklımıza gelmeyen bir dolu çizgi roman
kahramanı...
Bizler hastasıydık o çizgi romanların. Arkadaşlarımız ile harçlıklarımızdan
artırdıklarımızı bu çizgi romanlara yatırır, sonra da birbirimiz ile
değiştirirdik... Böylece daha çok çizgi roman okuma imkanımız olurdu...
Çocukluk işte desek bile şunu da unutmayalım ki zamanında Red Kit okuyan eski
merhum bir cumhurbaşkanımız bile vardı, o okur da biz okumaz mıyız?
Fiyatları kaç liraydı, kaç kuruştu şimdi pek de aklımda kalmadı... Bir çok
arkadaşımın evinde ciltler dolusu çizgi romanlar vardı... O yıllarda öyle bir
güzellikti ki o çizgi romanlar, insan döner döner bir daha okurdu... Tabi bu
arada bizler okul zamanı ders kitaplarının arasında gizli gizli okurduk.
Babamıza yakalandık mı şaplağı yerdik kıçımıza, babamız elimizden alır, sonra
da iş yerine götürür orada kendisi okurdu... Nereden mi biliyorum? Bir gün
cumartesi günü tesadüfen dükkana gittiğimde, elinde okurken görmüş ve
şaşırmıştım...
Çelik Bilek'in dostları bizim de dostlarımızdı, Yüzbaşı Tommiks'in kader
birliği yaptığı Doktor Sallaso, her ne kadar bizden kimseleri tedavi etmediyse
de yine de bizim için doktordu... Ha Hipokrat yemini etmiş miydi, etmemiş miydi
onu bilemem... Konyakçı az alkolikse de yine de iyi bir Rancerdi... Hiç bir
zaman, hiç bir mücadelede yüzbaşıyı satmadılar, yamuk yapmadılar ona... Biz
sattık yüzbaşıyı ve kitaplarını... Ne yapalım öğrenciydik, harçlıklarımız
azdı... Satmasına sattık da külliyen zarar ettik o satışlardan diyeyim yani...
Zamanında beş liraya aldığımız Yüzbaşıyı, bir liraya sattık... Ucuza gitti
yüzbaşı hem de çok ucuza...
Ahhh ki ahhhh! Şu Meltem ile randevum olmasa ben yüzbaşıyı satmazdım asla da
parasızlığın gözü kör olsun... Şimdi tutup da annemden fazladan harçlık
istesem, ne yapacaksın diye soracak hemen... Tabi Meltem ile sinemaya
gideceğimi söylesem vermez ki... Daha hafta sonu gelmedi hemen harçlığını
bitirdin mi diyecek, fırça yiyeceğim... Kusura bakma yüzbaşım, tommiksim,
rancerim, üzgünüm, hiç kusura bakma sen de Çelik Bilek Abi, Zagor Kardeş, Red
Kit Birader, ne olur kusuruma bakmayın. Ben satmazdım sizi bu kadar ucuza da
Meltem ile de parasız cepte beş kuruş olmadan gezilmiyor diyeyim yani... Bizde
olmaz öyle muhabbet bir kola iki tane pipet zevzekliği. Biz kola söyledik mi
iki kolayı iki pipet ile içeriz...