1
Görme özürlü olmayı dilediğim ilk
oluyor:
İlkimde sakladıklarım,
İliklediğim güncelleşmiş yaralarım.
İlkimde tutuklu kaldığım
Bir de kıblemde
Tanrı tarafından unutulduğum.
Gök kubbede asılı kalmayı dilediğim
İlk değil oysa.
Bir babam öldüğünde
Görmüştüm rahmetini fıtratın
Bir de annem kollarımda
Can çekişirken
Ölmeyi dilemiştim
Hem de ondan önce.
İlk şiirimdi yüreğimi kundakladığım;
Bir ay dede vardı masalımda
Bir de tombik elleri
O yedi yaşındaki saf kızın.
Utandığım ise saklı hala dünümde
Kimselere okumadığım
Ve yırttığım ilk şiirim.
İlk aşka ramak kala
Adını bile bilmediğim
Belli ki avutmuştum kendimi kendimce
Kanıksadığım değil ama
Lades dediğim peri masalım.
İlkin de ilkiyim işin aslı
Son demeyi umut edip
Hala başa döndüğüm;
Çarşı pazarı lav edip
Kendi cennetimi yarattığım
Şu lal şiirlerimde
Gazap yüklü zulmün de mimarı
Olsa keşke dediğim
Söylemeyi bilmediğim yalanlarım.
Şerri bile hayra yorduğum
Yorgunluğumu mimleyip
Gönül gözüme direndiğim her gün
Ve her yeni sahne.
Başrolde hüznümü sabitleyip
Mutluluk dilediğim
Arka perdede
Çemkiren hayatın da
Attığı son çelme.
İkindimde bile akşamı buyur ettiğim;
Gölgemde hayatın zuhur ettiği
Bir yanılsama mı yoksa
Şerh düştüğüm geceye,
Şekli şemaili olmayan bir hale
biçiminde
Kaykıldığım eksende,
Kandığım döngüde
Karman çorman aklımın
Takılı iplerinde
Yine içime buyur ettiğim
Nice çocuğun da
Sönük neşesi aklım sıra
Ki;
Çoğu çocuktan daha çocuk
Bir özür bileyip de
Bilmediğime saygıda kusuru eksik etmeden
Bir de yeni yetme bir sevdayı
Ellerimle öldürmeden
Gerisin geri kaçtığım.
İlklerin indindeyim aklım sıra
Aklın imlerinde kayıp üç beş nota
Kadar da girizgâhında ömrün
Bir şiir dilediğim
Esin perimden bana sunulan
Bir aşkın da mimarı iken
Yazmaya dair
Belki de öfkesine beşerin yenik
düştüğüm her şiir:
Yine derdim tasam da hep kendimle
Bu yüzden avuttuğum gönlün
Tek tesellisi saklı
Aklı evvel şiirlerimde.
Şiirden öte bir yol varsa
Beri gelsin de söylesin
Adını bilmediğim sair insan
Ve sayısız lehçe
Asla da dokunmadan içimdeki yaraya
Yanık kelamın varsa yoksa
Tüm gayesi
Yine mutluluğa denk
Şu üç beş dizede
Aklım sıra
Kendimi avuttuğum
Belki de günahlarımı büyüttüğüm
Sözüm ona sayısız imgede
Bir parantez açıp
Kargacık burgacık hüznün suretine
Bürünmeyi meşk edindiğim,
Sevdiğim kadar sevilmek de değil
Artık tek derdim
Hele ki küpeştesinde şiirin
Az sonra ikram edilecek zehrin
Tek içiciyim
Kendimden kaçtığım değil de
İblise yakalandığım
Bunca lanetli şiirde.