tekrar tekrar başa alınan bir sinema filmi gibi 
kaç kez izledim bir bilsen, baş rolü bize verilmiş 
o veda sahnesini


dün gibi hatırlıyorum 
buluşmaya giden iki sevgili değil
öldürme emri almış iki kiralık katildik sanki


fırtına bulutuydu çatık kaşlarımız
hedefine tutsak bir yay gibi gerilmiştik
pire için yorgan yakmaya bahane arıyorduk
cebimizde hazırdı veda cümleleri
yedek jarjör gibi… 


sen, bir çöl meleği gibi siyah sürme çekmiştin gözlerine
ölüm kusmaya yeminli iki namlu ağzıydı bakışların
kutusundan yeni çıkmış bir Smith Wesson kadar asil ve mağrur
bir o kadar soğuk ve ölümcüldün


cinnet geçirmiş tırnaklarında kan kırmızı oje…
rüzgarda uçuşurken depresyon topuzu saçların
fazlası ile şık ve zariftin
bir katile göre… 


bense, aptal aşık
silahsızdım 
hafifletici sebebler arıyordum, senaryodaki bu kanlı veda sahnesine
biraz tebessüm 
belki küçük bir gülüşle 
yeniden başlamayı umuyordum


adını, soyadımın soluna getirmeyi
acem illerinden gümüş halhal getirip ayak bileklerine takmayı
Nil’in sularında harç karıp
içinin çölüne Tac Mahal’ı inşaa etmeyi umuyordum


ki ben… 
içinde sen olan en kötü rüyayı bile 
hayra yoruyordum


dedimya… 
o vada sahnesinin başrol oyuncuları bizdik
küçücük bir gülüş yetecekti yeniden başlamaya 


ama… 


yönetmenimiz, bağırdı hiddetle
“lan oğlumm… a y r ı l ı y o r s u n u z
gülünürmü bu sahnede”







( Lan Oğlum A Y R I L I Y O R S U N U Z başlıklı yazı gölge06 tarafından 1.03.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.