1
MUHTEŞEM BİR DERNEK VE DÖRT MELEĞİN HİKAYESİ
SAMUKAD
( SAMSUN MUTLULUĞUN KANATLARI
YARDIMLAŞMA VE
DAYANIŞMA DERNEĞİ )
========================================================
Lösemili ve
kan hastalıklarına muzdarip, ayrıca
engelli ve köy okullarında okuyan ihtiyaçlı çocuklara destek olmak amacını şiar
ve düstur etmekti amaçları. İlimizden ve ülkemizin çok yerinden büyük ve yoğun
takdir ve teşvikle desteklenmeleri bu sosyal sorumluluk projesini resmi statüye
kavuşturmalarına vesile teşkil etti.
29.Mart.2017
tarihinde resmi olarak dernek tescille yoluna büyük bir enerjı ile devam etmeye
başladı. Yukarıda adı geçen hanımefendiler ; erkek- kadın eşitliğini adeta
gösterir gibi Burcu Keskin başkanlığında 4 bayan müteşebbise ;hasta
yakınlarından İbrahim Gülçiçek, Münir Fevzi Güler, Mehmet Köse ve Yasin Köse’
yi de dahil ederek yönetim kurulunu ihdas ettiler. Bu arada bahse konu dernek
gerek mahalli ve gerekse ulusal ve de uluslar arası basında yer almayı başardı.
Tabi tüm bunlarda isimlerini belirtemediğim resmi üyeler ile fahri gönüllülerin
fedakar mesai ve katkıları daim olmuştur.
Bir yandan
lösemi ve kan hastalıklı çocukların tedavileri boyunca dilek ve hayallerini
gerçekleştirirken; diğer yandan engelli çocuklara sosyal projeler üreterek ,
sosyalleşmeleri ile topluma entegre olmalarına ve köy okullarındaki çocuklara
giyecek, kitap kırtasiye malzemesi ile okul araç ve gereçlerine yoğun çapta
destek olunmaktadır.
Çocukların
mutluluğunda özveri içinde çaba sarf eden bu muhteşem kadınlarımız ; çocukların
ailelerine de maddi katkılar verirken bir gülüşün kana karışan en büyük ilaç
olduğunun bilinciyle ; mutluluğa götüren yolda engel tanımamaktadırlar.
Böylesine tarifsiz imkanları kanatlarında taşıyan ve mutluluğu eğitime destekle
geleceğe yatırım yapan, bireysel yoklukları ve ihtiyaçları izale eden ve
kısacası mutlu çocuklar yaratarak mutlu bir toplumun tesisine vesile olan başta
isimlerini zikrettiğim emsalsiz kadınlarımızın, yönetimin diğer üyeleri ile
gönüllü ve resmi üyeleri her türlü takdir, duaların üzerinde olduklarını
belirtmek izahtan varestedir.
Henüz kuruluş
yıldönümüne vasıl olmamış bu dayanışma ve yardımlaşma derneğinin 1 yıl içinde
teminle belirtilen kesimlere aktarılan maddi varlık tutarı tarafımca belli
olmakla beraber sevgili başkanın ricası üzerine burada zikretmeyeceğim.
Bir bakmışsınız Trabzon’dalar Eren Bülbül adına kütüphane açmak için ; bir
bakmışsınız Ordu’ nun bir okulundalar .Giyecek, kitap vs. taşıyorlar öbek öbek
ve ekmek taşıyorlar gece gündüz ihtiyaç sahibi ailelere. Ve sayılamayacak kadar
neler neler !... Hele bir kız çocuğuna bir oda tefrişleri … Anlatırken bile
gözleri buğulanıyor insanın. Hele o hastane köşelerinde kurdukları onlarca oyun
parkları.. Ve gülen çocuklar çığlık çığlığa.. Ve gökyüzüne uzanan onca dualar.
Dualar !
SAMUKAD’ ı kısaca anlatırken; asıl buna hayat veren 4 kadınımızdan
bahsetmek vebalimdir. Onlar hani bize emanet edilenler, hani ayaklarının
altında cennet vaad edilenler, analar,bacılar, eşler, kızlarımız var ya .. Hani
şu erkek hemoganyasının hakim olduğu, ataerkil toplumumuzda itilen, dövülen ,
darp ve celp edilen, horlanan, saçı uzun aklı kısa olarak zalimce
sınıflandırılan, hep her başarılı erkeğin arkasında kadın vardır martavalı ile
uyutulan, aslında hep erkeğin gerisinde olmalı diye yer ve mesafe tayini
yapılan kadınlarımız. Cinsiyet ayırımcılığı yol almış gitmiş.. Ülkemizin
kanayan yarası.
Peki şimdi bakın bakalım bu 4 kadın neyin nesi be ! Toplumda öne çıkmışlar, kenetlenmişler, önder ve rehber
olmuşlar.. Böylesine kutsal bir yola girerek meleklerin kanatlarında
çocuklarımıza kendi kanatlarında mutluluk taşıyorlar. Sizler birer sembol birer
idolsunuz. Allah sizden razı olsun sevgili hanımefendiler.
Daha ortaokul
sıralarında evde o minicik elleri ile yaptıkları kurabiyeleri kermeslere
taşıyarak, hosteslik yaparak o havayı solumuşlar. İyilik ve merhamet ruhlarına
işlemiş. Oradan gelen alışkanlıkları ile bu gün önder kadınlar olmuşlar. İyilik
yapmayı, fedakarlığı şiar edinmişler.. Çok gençler çok.. Daha baharlarında ne
çiçekler açıp dağıtıyorlar. Gününü gün eden, dedikodulardan uzak ;sadece Allah
rızası için yola çıkmışlar.
Onlar birer anne… Eş.. Yar, yaren.. Dost.. Arkadaş ! Kimi tarih okumuş,
diploması elinde.. Kimi mimarlık fakültesi 3 te.. Çocukları, ev işi,
öğrencilik, hayır hasenat işleri. İşte hepsini başaran, zamanla yarışan
muhteşem dörtlü.. Başta elbette Burcu Keskin !
Dinimizde yardımların gizli yapılma emri vardır. Ancak aynı öğreti
toplumsal içerikli konuların diğer insanların bilmesi ve teşvik edilmesi
amacıyla açıklanmasına cevaz vermektedir. Sizler belki kendiniz reklam olmasın
diye bunları dile getirmekten imtina edersiniz ama ben gözlemlediğim bu
icraatların toplumumuzca bilinmesinde kendimi mesul hissettim ve ondan dolayı
dile getirdim. Bir yardımın ve iyiliğin icrasına vesile olmak bizzat iyilik yapmak
kadar sevaptır.
Hiçbir etnik ve siyasi ayırımı gözetmeden; bu yaşlarında zamanlarının büyük kısmını cansiperhane ve kendileri için ileride nemalanma düşüncesinden uzak gayret sarf ederlerken; uğraşları ile hayır severleri teşvik ve vesile ile özendirmekte ve hayırlarına vesile olmaktadırlar.
Siz ey dört muhteşem kadınımız ! Ve onları hiç yalnız bırakmayan asil
üye gibi şevkle çalışan malum hanımefendiler ! Şimdi karşınızda önümü ilikliyor ve eğilerek
ellerinizden saygı ve minnet, şükranla öpüyorum.
Girdiğiniz bu kutsal yolun hep hayırlar getirmesini ve mükafatını her
iki alemde yaşayacağınıza olan inancımı belirtiyorum. Tüm ülkemizde kısaca
anlatmaya çalıştığım derneğin örnek teşkil edeceğine inanıyorum.
Allah sizlerden razı olsun.