Yok birisi ezdirmezmiş, diğeriyse yedirmezmiş
Sadece taşlama ile, nere kadar güleceksin!
Hepsi büyük usta ama, kimsecikler de bilmezmiş
Mevzu şiir olduğunda, haddini de bileceksin.

Belki hece yazmıyorum, ama anlamam demedim
Boş ithamları görünce, doğrusu az da gülmedim
Kimi kartmış kimi bunak, takılmam; mahal vermedim
Bak ömür gelmiş geçiyor, susup sen de güleceksin.

Dünya dolu ödül alsan, burda bir şey etmiyormuş
Tüm parsalar sahip bulmuş, bekleyene yetmiyormuş
Baktım ki rağbet görüyor, goy goy lastik bitmiyormuş
Sündü, uzadı, cıvıdı; artık bir son diyeceksin.

Benzin dökülmüş ateşe, bir odun da ben atayım
Usta cevap düşünürken, yaslanıp keyif çatayım
İstedim ki bu tabloya, azıcıkta renk katayım
Lakin kızıp morarmadan, kalemimi seveceksin.

Fikret, Sami, Fatma hocam; bu kaya değil minik taş
Yanaklarda gül açtırır, sanmıyorum kanatsın  baş
Dost, arkadaş kalacağız, olacak değiliz gardaş
Yaşta değil tüm maharet, gözün açıp göreceksin

Artık söze son vermeli, daha fazla zorlamadan
Kulaklarım da çınlıyor, çekiştirme dırlamadan
On dakka zaman öldürdün, söndür har'ı parlamadan
Üstatlara saygı durup, selamını vereceksin.

( Sami Fikret Ve Fatma Hocama Saygıyla başlıklı yazı Sinan Ceylan tarafından 24.03.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.