Bazen bizi kendine çeker nefret
denilen batak
Zincirler kendisine hem de tarifsiz
kıvrandırarak
Nüzul edince merhamet gönül’e açılır
elbet zincir
Merhamet gönülle gönüllere serilen
bir nur bir yatak
Huzuru yudum yudum içirerek haydi
uykuya yatak
Hayatın yolu kısadır pek çoğu dese de
değildir uzun
Uzun kısa ne fark eder hayatta
birisine uzansın kolun
Ya bir fakir sofrasında ya bir
mazlumun yanında bulun
Merhamet gönülle gönüllere serilen
bir nur bir yatak
Huzuru yudum yudum içirerek haydi
uykuya yatak
Dilde dolaşan türkülerle gönlümüzü
yolumuzu aydınlanır
Biz gönülde buluşunca kapı açınca
ancak gönül canlanır
Anadolu biz biz Anadolu gibi cömert
bereketli anlaşılır
Merhamet gönülle gönüllere serilen
bir nur bir yatak
Huzuru yudum yudum içirerek haydi
uykuya yatak
Arnavut kaldırımında adımlar ritimle bir
şey fısıldıyor
Hayat ne kadar huzurlu sen seversen
sanki diyor
Duyanlar duyuyor gülümsüyor yumuşak
adımlarla yürüyor
Merhamet gönülle gönüllere serilen
bir nur bir yatak
Huzuru yudum yudum içirerek haydi
uykuya yatak
Bilmeyiz bazen her sevene Kerem deriz
olmaz
Her sevilen yâr Aslı olmaz arasan da
hiç bulunmaz
Bazen hiç bir şey görünmez arayan
yola çıkmaz
Merhamet gönülle gönüllere serilen
bir nur bir yatak
Huzuru yudum yudum içirerek haydi
uykuya yatak
Gülveren’im hasret bilirim ölümden
acı zordur
Hasretle yaşayanın gönlünü yakar elle
tutulmaz kordur
Var artık yeter o boş gönlü
merhametle ne olur doldur
Merhamet gönülle gönüllere serilen
bir nur bir yatak
Huzuru yudum yudum içirerek haydi
uykuya yatak
Mehmet Aluç / Âşık Gülveren