Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, fikri güzel gönlü güzellerin, en manidar nişanesi,

Sen, bağrı yanmışların, hararetlerini gideren çeşmesi,

Sen, bu fani dünyada, rahmani yollarda yaşama hevesi,

Ve sen, firakları bitiren, kesik uçlu kalemlerle yazılan visallersin.


Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, didelerden süzülen, rahmani gözyaşları,

Sen, doktora tezlerine konu olacak,mezar taşları,

Sen, Allah’ın rızasını kazanmışların naaşları,

Ve sen, namus abidesi olan insanların, en helal aşlarısın.


Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, binicisini yarı yolda koymayan, rahvan atları,

Sen, parmakla gösterilen, ilmiyle amel eden zatları,

Sen, şanı yüce Allah’ın rızasını kazanmışların, hayatları, 

Ve sen, hayırlı ve güzel muştuları getiren, kuşların kanatlarısın.


Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, sadece ve sadece, gerçekleri gören, sevdalı gözler,

Sen, sende yaşadıkça, asla ve asla bozulmayan özler,

Sen, hafızalardan silinmeyecek, us dolusu sözler,

Ve sen, helal aş ve ekmeğini pişiren, küllenmiş közlersin.


Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, gönül gergefine, mahirce nakşedilmiş, el emeği göz nuru,

Sen, ömür miadını, şerefli ve namusuyla, yaşayanların gururu,

Sen, ya göründüğü gibi,ya da olduğu gibi görünenlerin süruru,

Ve sen, kurumuş, çatlamış gönül tarlalarını sulayan, suların en durususun. 


Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, sevgi ve muhabbet yolunun, en samimi yolcusu,

Sen, uhuvvet ormanlarının, en kıdemli en mahir kolcusu,

Sen, insandan, bir ömür boyu gitmeyen, kardeşlik kokusu,

Ve sen, kolay cevaplanamayan, sual meleklerinin, en kolay sorgususun.


Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, kimsesiz dul ve yetimlerin, Allah’a çok içten yalvarıp yakarması,

Sen, rahmani yollardaki yolcuların, şeref ve namus arması,

Sen, asil yürekli insanların, ariflerin meclisinde, terbiyelice oturması,

Ve sen, zalimlere, vicdan ve merhamet yoksunlarına celalli ve haşin bakmasısın.


Ey Diyarbekir Diyarbekir!

Sen, doğruluk ve dürüstlük fidanlarına, verilen can suyu,

Sen, insanı cennetlik eden, günahların dökülmesine vesile olan, güzel huyu,

Sen, dostlarının ayıp ve kusurlarının, içine atıldığı dipsiz kuyu,

Ve sen, en müzmin yorgunlukları gideren, en şirin uykusun.


Ey diyarbekir diyarbekir!

Sen, şeref ve namus abidesi, asil insanların, sımsıcak otağı,

Sen, muhabbet ve sevgi bayrağının, özgürce dalgalandığı dağı,

Sen, insanlıktan nasiplenmişlerin, en muhkem kardeşlik bağı,

Ve sen, tarihe mal olmuş, mert ve yiğitlerin yaşadığı, altın çağısın.

 

Ey diyarbekir diyarbekir!

Sen, sadakat ve ahde vefalıların, yazılmakla, anlatılmakla bitirilemeyeni,

Sen, seyyahların hayran kaldığı, dört mevsimin yaşandığı, yalancı cenneti,

Sen, kitaplar dolusu, hayranlık şiirlerinin yazıldığı, şehri Diyarbekiri,

Ve sen, bir anlık firakında, sana sevdalı gönüllerin, tarifsiz en manidar özlemisin.

31/Ağustos/2018


( Ey Diyarbekir Diyarbekir 8 başlıklı yazı sadeceo tarafından 31.08.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.