kirpiğinden öpüyorum
seni
kırpmadan
kırmadan
kopartmadan
ve yanağına düşen
bir çiy tanesi gibi gözlerinden
usulca
süzülüp dudaklarında kalmak istiyorum
nasıl da
seviyorum seni, aşk eşiğim fazla
bu yüzden
kimse anlayamıyor sana olan sevdamı
ölesiye
diyorum çatlıyorlar
çatlayasıya
diyorum ölüyorlar
bilmiyorum
ki daha nasıl seveyim seni
başıma bir
hal gelir diye korkuyorum
aşırı
sevmekten hüküm giyerim belki
kilo alırım
belki de
kirpiğinden
öpüyorum seni
incitmeden
acıtmadan
abartmadan
ve saçının
teline varana değin
aklının
derinliğine, kalbinin güzelliğine
iyilikle
seviyorum seni,
özellikle
seviyorum,
güzellikle
aşk
cehenneminde kupkuru bir dalım
yanıp
duruyorum
kül oluyorum
duman.
kirpiğinden öpüyorum
seni
üzmeden
kızdırmadan
ve kimseye
aldırmadan
bilmiyorum
ki daha nasıl seveyim seni
mahpus
düşmüşüm sana
müebbet
yemişim
firar eden
kim ola?
ellerin kelepçem
gözlerin
prangam
sözlerin
urganım olsun boynumda
canımı
versem namerdim sana