1
Bir isyanı bastıran o temennide saklı
şiir
Aslında şiirde saklı ölüm
Ve ölümde dirliğin tema’sı;
Ay’ın yüzünde soluk bir kış gecesi
Islıklarken şehri
Laneti sonlandırıyor şiir.
Ceplerinde irili ufaklı imgeler
Sağaltıyor karanlığı
Yine aslına dönük yüzünde ölü
düşlerin
Bir terane kundaklanıyor ansızın;
Şehit düşen gecede, o koyu gecede
Sakındığı gözünden
Diri bir gölge
Kayıpların ihanet ettiği
Onca kazanımın babında
İllet bir terennüm soluklanırken
Şairin mezar taşında
Görüntü ihlali
Laneti devingen;
Aşkı engin kılan…
Ah, aşkın dibine çöken onca çömez
özlem
Şifreler biteviye ararken
İçinde saklı gizemi
Dilinde ömrün
Dillenen değil
Dertlenen her yürekte saklı
Sayısız suret
İçinde kıyama duran bir geceyi
Güne teslim ederken evren
Görünmezliğin de terhisin ilan eden
Bir beyanat
Aslında kuru sıkı her imge;
Devşiren lanetin devingen yüzünde.
Kıyıma uğramışçasına her cahil
teşebbüs
Ne de olsa;
Aşkın şiar bildiği hece hece
Ulaşılmazlığın kapsama alanı
Buğulu gözlerin sönük ferinde
Bir lal hece daha;
Dokunaklı kıyılarında
Şehrin gökdelenlere düşkünlüğü
Şehir sakinlerinin
Kendinden bile şüpheye düştüğü…
Cenderesi ayyuka çıkmış
Cinnetlerin ladesini tetikleyen
Diri bir hüzün:
Katmerli üçgenlerin
İç acılarında şiirsel bir sızı
Konduramazken adını ölümün en
Sevdiğine
Bazense yüzükoyun yaşamaktansa
Sırt üstü ölümü dileyen, dillendiren
O fanus.
Kayyumların cirit attığı işlek
caddelerinde
Mezarların bile işgal ettiği
Ve derinlerde o tefekkür
Ne zamanki acı çalsa kapını
Tokmağı elimde kalan
Şaibeli bir açılım
Aşka biat yüzünde şiirlerin
Derin çok derin o tevekkül
Şiir bağlamış bir kez başını…